Alman federal meclis milletvekilleri, İsrail ordusunun Gazze’ye insani yardım götüren gemilere yaptığı saldırıyı meclis oturumunda değerlendirdi. Saldırıyı ‘oldukça orantısız’ olarak değerlendiren milletvekilleri, bundan sonraki adımların Orta Doğu barış sürecini güçlendirecek yönde atılması konusunda ortak kanaate vardı. Türkiye’nin daha önce barış sürecinde oynadığı rolü takdir eden Alman milletvekillerinden bazıları, Türkiye’yi küstürecek adımlardan çekinilmesi ve Avrupa’nın Ortadoğu’daki önemli müttefikinin kaybedilmemesini istedi.
İsrail’in Gazze’ye insani yardım götüren gemilere saldırısı Sol Parti’nin talebi üzerine federal mecliste “İsrail’in Gazze’ye yardım götüren uluslar arası gemi konvoyuna devletlerarası hukukunu ihlal ederek yaptığı saldırının en hızlı şekilde aydınlatılması” başlığıyla ele alındı. Saldırı sırasında Mavi Marmara gemisinde bulunan Sol Partili Annette Groth, Gazze’ye insani yardım götüren gemilerdeki gönüllülerin amaçlarının sadece insani yardım olduğuna ve şiddete başvurmayacaklarına dair bir belgeyi imzaladıklarına dikkat çekti. Gemide bulunanların tüm şahsi eşyalarına İsrail tarafından el konulduğunu belirten Groth, “Gazetecilerin ve bizim çektiğimiz görüntülerin hepsine el konuldu. Birkaç gazeteci bazı belgeleri saklamayı başarmış. Saldırıyla ilgili belge ve bilgi paylaşımında tekel olan İsrail’in bazı görüntüleri çarpıttığı ve manipüle ettiği ortaya tek-tek çıkıyor.” dedi. Groth, şöyle devam etti: “Yolculuğa çıkmadan önce bu aksiyonumuzun 9 kişinin canına mal olacağını hayal bile edemezdim. Bu korkunç hadiselere şahit olmadığıma şükrediyorum, ama İsrail askerlerinin insanları onurlarını kırıcı ve aşağılayıcı tavırlarına şahit oldum. Yaralı insanların alt kattan güverteye baş aşağı sürüklendiğini, birçok erkeğin saatlerce kolları kabloyla bağlı olarak tutulduğunu gördüm. Kendim de elleri bağlı kadınlardan biriydim. İnsanların tuvalet ihtiyacı ise ciddiye alınmıyordu. Bir İsrail askerinin Filistinli aktiviste ‘Sizin gibileri denize atmalıyız’ dediğini duydum. Tüm bu olaylar uluslar arası bir komisyon tarafından araştırılmalı.”
MUHALEFET PARTİLERİ TÜRKİYE’NİN TUTUMUNU ÖVDÜ, İKTİDAR PARTİLERİ ELEŞTİRDİ
Devlet Bakanı Werner Hoyer, Alman hükümeti adına yaptığı konuşmada Almanya’nın Birleşmiş Milletler’in ortak açıklamasını desteklediğini belirtti. Saldırı sırasındaki ölümlerden derin üzüntü duyduklarını söyleyen Höger, Gazze Şeridindeki mevcut durum kabul edilemeyeceğine ve 31 Mayıs olayının Gazze Şeridinin açılması zorunluluğunu gösterdiğine dikkat çekti.
Meclis oturumunda muhalefet partileri Sosyal Demokrat Parti (SPD) ve Yeşiller Partisi milletvekilleri Türkiye’nin ılımlı tutumunu övdü. İktidardaki Hıristiyan Demokrat Birlik (CDU) Milletvekili Philipp Missfelder ise çelişkili olduğu gerekçesiyle Türkiye’nin tutumunu eleştirdi.
Hür Demokrat Partili (FDP) Dr. Rainer Stinner, İsrail hükümetimi eleştirerek, Almanya ile İsrail arasındaki yakın işbirliğinin ‘Almanya’nın İsrail hükümetini eleştiremez’ manasına gelmeyeceğine dikkat çekti.
SPD Milletvekili Rolf Mützenich, saldırıyla ilgili Türkiye’ye yanlış sinyal verilmemesi gerektiğini söyleyerek “Türkiye’ye Ortadoğu’da ihtiyacımız var.” dedi. Mützenich, saldırıyla İsrail’in güvenliğinin artmadığına ve Gazze Şeridi’ndeki kötü durumun değişmediğine işaret etti ve İsrail’in bölgeye uyguladığı ambargonun bir an önce kaldırılması gerektiğini söyledi.
Yeşiller Partisi Milletvekili Kerstin Müller ise saldırı sırasında büyük bir bedel ödendiğine dikkat çekerek, İsrail’in güvenlik endişesini anlamasına rağmen, gereksiz yere gösterilen şiddeti tüm parti grubu adına kınadı. Saldırının uluslararası bağımsız bir komisyon tarafından araştırılmasını isteyen Müller, “İsrail’in Türkiye ile ilişkileri bozuldu. Halbuki Türkiye Orta Doğu’daki tek demokratik arabulucu ülke.” şeklinde konuştu. Müller, İsrail’in Gazze Şeridi’ne yönelik ambargosunun ne insancıl ne de İsrail’in çıkarına olduğunu kaydetti.
CDU Milletvekili Philipp Missfelder, “Türkiye’nin bir NATO ülkesi olarak İsrail’e yönelik olumsuz tutumunun kendi değerlerini temelden sarstığını”, Türkiye’nin bir yandan yaşanan olaydan şikayetçi olmasını, diğer yandan “Mavi Marmara” gemisindeki eylemcileri durdurmak için girişimde bulunmamasını eleştirdi.
SPD Milletvekili Günter Gloser, saldırıdan sonra Filistin Devlet Başkanının görüşmelerin sürdürülmesini istemesinin umut verici olduğunu, Gazze Şeridi’nde işsizlik ve sefaletin artmasının İsrail’in de çıkarına olmadığını, bunun Filistinlilerin Hamas’a bağımlılığını artırdığını söyledi.
Hür Demokrat Partili (FDP) Milletvekili Patrick Kurth da gemideki eylemcilerin gerginliğin artmasına neden olmasına rağmen, yüksek bir bedel ödendiğini ve bunun kabul edilemeyeceğini kaydetti.
“İsrail’in Gazze’ye yardım götüren uluslar arası gemi konvoyuna devletlerarası hukukunu ihlal ederek yaptığı saldırının en hızlı şekilde aydınlatılması” konusunda söz alarak konuşma yapan tüm Alman milletvekillerin ortak kanaati şu oldu: “Uluslararası bir komisyonun kurulmalı ve saldırı araştırılmalı, aksi takdirde İsrail’in yapacağı araştırmanın inandırıcı olmaz.”
CİHAN