Radikal gazetesinden Ahmet Ertan bir Eğitim Fakültesi mezununun yaşadıklarını anlatan çarpıcı bir röportaj yaptı. Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi Sosyal Bilgiler Öğretmenliği’nden 2 yıl önce mezun olan ve Balıkesir Burhaniye’de yaşayan Tayfun Tuzcu isimli genç, öğretmen olarak atanamayınca İşkur’a başvurdu ve mezun olduğu ilköğretim okulunda hademe olarak işe alındı.
Okulu bitirip öğretmen olmanın hayalini kuran Tuzcu, ilköğretimini bitirdiği okulda hademe olarak iş buldu. Tuzcu, “6 ay hademe olarak çalıştım. Tuvalet temizledim, paspas yaptım, camları sildim. İşin kötü tarafı 6 ay sonra yine işsiz kaldım. Yani kadrolu hademe bile olamadım” dedi.
“Aman basın duymasın”
Eğitim Fakültesi’nden mezun olduktan sonra yaşadıklarını anlatan Tuzcu, askerden gelen işsiz arkadaşlarının İşkur’a başvurmaları için belgelerini doldururken bir tane de kendisi için düzenlediğini ve bir hafta sonra Burhaniye Kapalı Spor Salonu’nda başvurular için çekilen kurada kendi adının da çıktığını söyleyerek, “İş, okullarda 6 ay hademelikti. 700 kişi içinden ilk benim adım okununca şok oldum. İlçenin Halk Eğitim Müdürü beni tanıyor. ‘Ya bu nasıl olacak, adam öğretmen, mümkün değil olmaz’ demiş. İşkur’dan yetkililer, kaymakam ve müdür aralarında, ‘Bu basına yansırsa büyük olay olur, başka bir hizmete verelim’ diye konuşmuş. Sonuçta ertesi gün gittim ve işe başlattılar.
Mezun olduğa ilköğretim okuluna hademe oldu
Hademe olarak verildiği yerin eski okulu olduğunu belirten Tuzcu, “İşe başladığım okul da benim için sürpriz olmuştu. Çünkü Burhaniye’nin en eski okullarından olan, benim de 8 yılımı geçirdiğim Nadir Tolon İlköğretim Okulu’nda görevlendirilmiştim. Bu benim içimde buruk bir sevinç oluşturdu. Kendimi sınıflarında öğrencilerime ders verirken rüyalarıma giren okulda, bir şans eseri olarak hademe olmuştum. İçim burkuldu ama yine de işe başladım” dedi.
“Öğretmenlerim çok üzüldü”
İşe başladıktan öğretmenlerinin duruma çok üzüldüğünü ve durumu basına haber vermeyi teklif ettiklerini anlatan Tuzcu, “Ağlamamak için kendimi zor tuttuğum anlar oldu, medyaya duyuralım ısrarlarına rağmen ‘öğretmenken hademe oluşumu’ kimseye malzeme etmek istemedim. Ajitasyon yapmak isteseydim elimde imkanlar vardı” dedi.
“Yaptığım hiç bir işten utanmıyorum ama…”
Milli Eğitim Müdürlüğü yetkililerinin konunun basına yansımasından tedirgin olduğunu anlatan Tuzcu, “1.5- 2 ay süreyle hademelik yaptıktan sonra, ‘Medyaya duyurmayalım’ ricasıyla birlikte, İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü yetkililerin girişimiyle Burhaniye Halk Kütüphanesi’ne yine temizlikçi olarak verdiler. Memur ise ‘Madem geldin buradaki tuvaletleri temizleyeceksin’ diye durumunu bilmesine rağmen emir yağdırdı. 4- 5 ay paspasçılık yaptım. Durumum anlayana derstir ama bu ders meselesi değil. Bir ülkenin eğitim ve dış politikası seneden seneye değişmemeli. Üçüncü dünya ülkelerinde bile olmaz belki. Resmen ayakaltı olmuş. Yaptığım hiçbir işten utanmıyorum. Ahlaksızca para kazanmıyorum” dedi.
Şimdi işsiz
Ailesinin emeklerini boşa çıkarmamak için hademeliği kabul ettiğini söyleyen Tayfun Tuzcu, “İş 18 Nisan’da bitti. İşkur, işe yerleştirdiği adamları 2 yıl işe almıyor. Dershane ve özel okullarda modern köleliğe yem olmamak için dershaneye başvurmamıştım. Şimdi başvurdum haber yok” dedi.
“Her ile bir üniversite açılıyor ama…”
Her ile üniversite açıldığını ama mezun olduktan sonra ne olacağını hükümetin düşünmediğini belirten Tuzcu, “Türkiye dünyada söz sahibi olmak istiyorsa eğitime önem versin. Artık hiçbir şeye şaşırmıyorum. Öğretmenken hademe olduğuna göre doktorken hastabakıcı da olabilirsin. Benim durumumda 320 bin tane öğretmen adayı var. Plansız programsız üniversiteler açılıyor. Buradan mezun olan öğrencilerin ne iş yapacakları hesaplanmıyor. Her ile bir üniversite açılıyor. Üniversite açılan il ve ilçelerdeki esnafa müşteri olarak bizi sunuyorlar. Onca yıl eğitimden sonra mezun olan arkadaşlarımız, benim gibi sokaklarda işsiz olarak dolaşıyor” dedi.
SOL