Necmettin Erbakan seçim propagandası yaparken sık sık kendi partisiyle diğerlerini ayırırdı. Kendi partisi bir yana diğer emperyalistler bir yana. İyi bir propagandaydı ama külliyen yalandı. Çünkü kendi partisi de adil düzen adı altında kapitalizmden başka bir propaganda yapmıyordu. Onların yetiştirdiği siyasal İslamcı kadro zaten bunu gözler önüne seriyor. Yani onlar da iktidara gelince yandaşlara peşkeş çekecek ve İslamcıları besleyecekti. Her şeyi dinselleştirecekti. Bakmayın siz bugünün siyasal İslamcılarıyla mlii görüş arasındaki kavgaya. Farklı yollardan girip aynı yola çıkar onlar.
Ben asıl konuya gelmek istiyorum. Erbakan’ın kendi partisiyle diğer tüm partilere karşı bu söylemi tabii ki külliyen yalandır. Ama bir gerçek vardır ki bu gerçek komünizm için doğrudur. Bütün partilerin ortak bir noktası vardır. Marksizm’i benimsemiş partiler hariç bütün partiler ki içlerinde sağından soluna kadar hemen hepsi komünizme karşıdır. Hepsi burjuvaziyi över. Hepsi için komünizm öcüdür. Kapitalizm ve emperyalizme karşı olan öcü komünistler… Bu sizlerde bir hakikat uyanışı çağrıştırmıyor mu? Sözde bu partiler birbirlerine karşılar ama hepsinin ortak noktası komünizme karşı olmak. Hepsinin ortak noktası burjuvaziyi beslemek. Yine ortak noktaları sermaye sınıfından yana olmak. Yine bir ortak noktaları var ama takiyye yapıyorlar: Amerikan karşıtlığı. Tabii bu sözde bir karşıtlık. Sağından soluna bu ülkede kim iktidara geldiyse Amerika’nın sözünden çıkmamıştır. Demem odur ki gerçekten burjuvaziye, sermaye sınıfına, emperyalizme ve ABD’ye karşı olanlar komünistlerdir. Gerçekten işçi sınıfından yana olan, onların yükselmesini isteyen, gelecek vadeden ve bir kurtuluş reçetesi sunan da komünistlerdir. Ama en az oyu alanlarda onlardır.
Türkiye’de komünistlerin az oy olması ne kadarda üzücüdür. Öyle değil mi… Bir avuç onurlu insan koskoca kapitalizme meydan okuyor. Ama sayıca çok azlar. Yine de yılmıyorlar. Ülkemizde ne kadar dezavantajlı grup varsa kurtuluş reçetesi komünizmde olmasına rağmen birçoğu bundan habersiz. İki uyuşturucu maalesef bu topraklardan silinmediği sürece komünizm güçlenemeyecek: Din ve milliyetçilik. Elbette sadece bunlar değil.. Ancak asıl uyuşturucu bunlar. Çünkü bu ikisi ezilen kesimin bilinçlenmesini engelliyor. Sınıf bilincinin aşılanması için bu ikisi olabildiğince silikleşmesi gerekir. Sonuçta herkes Ali Şeriati ve İhsan Eliaçık değil.