Aylardır hemen herkes, endişeyle bu silah sesini bekliyordu sanki… Hepimiz aynı şeyi söylüyorduk: “En zorlu döneme girdik. İktidarın değişmesini istemeyenler, her şeyi kanlı bir kaos ortamını bile göze alabilir.”
Bu bir tahmin değil, tecrübeden süzülmüş bir beklentiydi. Herkesin aklında 2015’in deneyimi vardı. O yılın Haziran ayındaki seçimde AKP, beş milyon oyun muhalefete geçmesiyle ilk kez Meclis çoğunluğunu kaybetmişti. Muhalefet, koalisyon görüşmelerine daha yeni başlamıştı ki, Temmuz’dan itibaren ülkenin her yerinden katliam, saldırı haberleri gelmeye başladı. Beş ayda toplam 862 kişi öldü. Beş ay sonra, Kasım’da yapılan erken seçimde beş milyon seçmen, dehşet içinde AKP’ye geri döndü ve Erdoğan yeniden iktidar oldu.
AKP için iktidarı kaybetme riski doğduğunda Türkiye’nin ne hale gelebildiğini o zaman gören herkes, bu kez daha ciddi bir yenilgi tehlikesi karşısında olabileceklerden korkuyordu. O yüzden birçok insan, Mersin’den polisevi saldırısı haberi geldiğinde, “Eyvah, provokasyonlar serisi yeniden mi başlıyor” tepkisi gösterdi. Hele saldırganların Irak’tan elini kolunu sallayarak gelmiş olması, uzun namlulu silahlarla bu kadar rahat eylem yapabilmesi, saldırıdan sonra kimsenin yakalanamamış olması, hepten soru işaretleri yarattı. Üstüne üstlük Erdoğan ve yandaş medyasının hemen saldırgan Dilşah Ercan’ı CHP ile bağlantılandırmaya çalışması, kuşkuları güçlendirdi.
Hazırlıklı olmalıyız: Türkiye, 2015 tuzağına yeniden düşürülmek istenebilir. Kimi iç güçler, dış güçler, kullanışlı örgütler buna destek verebilir. Önemli olan Türkiye’nin tuzağa düşmeden bu girdaptan çıkmasını isteyenlerin ne yapacağıdır. Uzaktan izlemenin, şiddetle kınamanın, hemen “milli beka sorunu” deyip iktidara yanaşmanın bir işe yaramadığı görüldü. Şimdi her tür provokasyona karşı kitleleri uyarmanın, sürekli tetikte olmanın ve anında demokrasiden yana aktif tavır koymanın zamanıdır. Pazar günü toplanacak Altılı Masa, 2015’in o korkunç beş ayında ne yaşandığını bizzat dönemin Başbakanı Ahmet Davutoğlu’ndan sorup ona göre tavır saptamalıdır.