BDP Grup Başkan Vekili Bengi Yıldız, Hakkari’nin Şemdinli İlçesi’nde 8 askerin şehit olduğu, 14 askerin yaralandığı PKK’lı teröristlerin saldırısını değerlendirirken, ilginç açıklamalarda bulundu. Yıldız, “10-20-100 bin insan daha öldürseniz, 10 bin insan daha cezaevine tıksanız, bir milletvekili değil BDP’nin 20 milletvekilini de öldürseniz, tüm belediye başkanlarını öldürüp cezaevine atsanız, bu sorunun şiddet yöntemiyle, baskıyla, zulümle çözemeyeceksiniz” dedi. Yıldız, “Kürtlerde meşhur bir deyim vardır. ‘Biz boş testiyi dolu testiye çarparız’ bizim kaybedecek bir şeyimiz yok. Varsın testisi dolu olanlar düşünsün” dedi.
BDP Grup Başkan Vekili ve Batman Milletvekili Bengi Yıldız, partisinin Batman il binasında düzenlediği basın toplantısında, Şemdinli’deki çatışmayı değerlendirdi. Savaşı çocuğunu askere göndermeyenlerin yaptığını iddia eden Yıldız, “Savaşın olduğu yerde cenazeler gelir. Geçmişte bunu yaşadık, bugün aynı şeyi yaşıyoruz. Söylediğimiz budur, çatışma olmamalıydı, başlamamalıydı. Ülkedeki çatışmadan, savaştan Türkiye’yi yönetenler medet ummamalıdır. Başkaları mı çözecek? Uzaydan insanlar mı gelecek? Amerika mı çözecek? İsrail mi çözecek? Hayır. Kim çözecek? Türkiye’yi yöneten çözecek. 30 yıldır şiddetle operasyonla çözebildiniz mi? Hayır. O zaman dünya, Avrupa bu sorunun çözümünde neyi denemişse, Türkiye’de bunu denemelidir” dedi.
Sorunun çözülmemesi halinde cenazelerin gelmeye devam edeceğini söyleyen Yıldız, Türkiye’nin 1990’lı yıllara döndüğü iddiasında bulundu. Yıldız, ‘Cenazeler niye geliyor?’ sorusu yerine, ‘Niye savaş oluyor, niye bu sorunu çözmüyoruz?’ sorusunun sorulması gerektiğini belirtti.
ÇOCUKLARINI KANDİL’E GÖNDERSİNLER
BDP Grup Başkan Vekili ve Batman Milletvekili Bengi Yıldız, partisinin Batman il binasında düzenlediği basın toplantısında, Şemdinli’deki çatışmayı değerlendirdi. Savaşı çocuğunu askere göndermeyenlerin yaptığını iddia eden Yıldız, “Savaşın olduğu yerde cenazeler gelir. Geçmişte bunu yaşadık, bugün aynı şeyi yaşıyoruz. Söylediğimiz budur, çatışma olmamalıydı, başlamamalıydı. Ülkedeki çatışmadan, savaştan Türkiye’yi yönetenler medet ummamalıdır. Başkaları mı çözecek? Uzaydan insanlar mı gelecek? Amerika mı çözecek? İsrail mi çözecek? Hayır. Kim çözecek? Türkiye’yi yöneten çözecek. 30 yıldır şiddetle operasyonla çözebildiniz mi? Hayır. O zaman dünya, Avrupa bu sorunun çözümünde neyi denemişse, Türkiye’de bunu denemelidir” dedi.
Sorunun çözülmemesi halinde cenazelerin gelmeye devam edeceğini söyleyen Yıldız, Türkiye’nin 1990’lı yıllara döndüğü iddiasında bulundu. Yıldız, ‘Cenazeler niye geliyor?’ sorusu yerine, ‘Niye savaş oluyor, niye bu sorunu çözmüyoruz?’ sorusunun sorulması gerektiğini belirtti.
ÇOCUKLARINI KANDİL’E GÖNDERSİNLER
BDP Grup Başkan Vekili Bengi Yıldız, bütün ölümlerden büyük bir acı duyduklarını ifade ederek, şunları söyledi:
“Türk halkının, Kürt halkının emekçi çocukları heba ediliyor. Mayınlı alana sürülüyor. Bunu Türkiye’yi yönetenler yapıyor. Çocuğunu askere göndermeyenler yapıyor. Çocuğunu sırça köşklerde büyütenler yapıyor. Eğer onların çocukları olsaydı bu savaş devam etmezdi. Genelkurmay, Başbakan, bakanlar göndersinler kendi çocuklarını savaş alanına. Savaş çığırtkanlığını yapanlar göndersinler çocuklarını Kandil’e, Mahmur’a, niye göndermiyorlar? Sonra timsah gözyaşı döküyorlar, şehit cenazelerinde. Türkiye halkı bunu yutmamalıdır, buna kanmamalıdır. O gözyaşları gerçek gözyaşları değil. Biraz daha çocukları öldürtmek için, şehit oldunuz, gazi çocuklarısınız, şehit anasınız, kutsalsınız, biraz siz şehit anası-babası olun da bizde onlara öneriyoruz. Biraz da onlara ait olsun o şeref.”
BOŞ TESTİYİ DOLU TESTİYE ÇARPARIZ
Yıldız, ölen her askerin ayrılığa hizmet ettiğini, gittikçe bir savaşın ve şiddetin sarmalına girildiğini savunarak şöyle devam etti:
“Artık AKP’den çok devlet yetkililerine sesleniyorum. 10-20-100 bin insan daha öldürseniz, 10 bin insan daha cezaevine tıksanız, bir milletvekili değil, BDP’nin 20 milletvekilini de öldürseniz, tüm belediye başkanlarını öldürüp cezaevine atsanız, bu sorunun şiddet yöntemiyle, baskıyla zulümle çözemeyeceksiniz. Er veya geç, ama biz diyoruz ki daha çok Kürt ve Türk kanı akmasın. Devleti yönetenler barışın nasıl gelebileceklerini biliyorlar. Dünya deneyimleri ortadadır. 30 yıldır denen yöntemi denemekten vazgeçsinler. Çünkü bu çıkmaz bir sokaktır. Bu yolda ısrar, beraberinde ayrılığı getirir, bunu da çok net olarak söyleyelim. Kürtleri öldürmekle, cezaevine göndermeyle, barışı kardeşliği tesis edemeziniz. Ancak onlara şunu dersiniz, bizden ayrılmadan size kurtuluş yok mesajı iletirsiniz. Çatışma beraberinde ayrılığı getirir. Ölen her insan ayrılığa hizmet eder. Halkları ayrıştırır, eğer bu halkı ayrıştırmak istiyorsanız o da sizin bileceğiniz iştir. Kürtlerde meşhur bir deyim vardır. ‘Biz boş testiyi dolu testiye çarparız’ bizim kaybedecek bir şeyimiz yok. Varsın testisi dolu olanlar düşünsün.”
Arif Aslan / DHA