Hükümetin, korona virüsü salgını nedeniyle işten çıkarmaları 3 ay yasaklayan düzenlemesi, sendikalar tarafından aldatmaca olarak nitelendirildi. Düzenlemeyle, ‘ücretsiz izin’ kavramının yasa kapsamına alınacağına dikkat çeken sendikacılar, ayrıca kısa çalışma ödeneğiyle 4380 liraya kadar ödenecek olan maaşın da 1177 lirayla sınırlandırılacağına dikkat çektiler.
Sendikaların, korona virüsü salgını nedeniyle işten çıkarmaların yasaklanması çağrıları üzerine hükümet dün, 62 maddelik bir kanun teklifi açıkladı. Teklif; çalışma hayatından, öğretmenlerin yaz izninin kısaltılmasına, belediyelerle ilgili düzenlemeye kadar birçok konuyu barındırıyor.
Düzenleme ayrıca ‘3 ay boyunca işten çıkarma yasaklanıyor, ücretsiz izne çıkartılanlara günlük 39 lira (aylık 1177 lira) ödenecek’ şeklinde lanse edildi. Ancak sendikalar ve konunun uzmanı hukukçular, “işten çıkarmalar yasaklanmıyor, sadece 3 aylığına erteleniyor. 3 ayın sonunda işten çıkarmayı engelleyen bir düzenleme yok. Bu yasa nedeniyle, maaşların 4380 liraya kadarının 3 ay boyunca kısa çalışma ödeneği üzerinden ödenmesinin de önü kesiliyor. Düzenlemenin yasalaşması halinde kısa çalışma ödenekleri bu bahaneyle reddedilecek” değerlendirmesinde bulundu.
SAVAŞ: DÜZENLEME BİR SAHTEKARLIK
DİSK Birleşik Metal’dan Alpaslan Savaş, düzenlemenin yol açacağı gelişmeleri sosyal medya hesabından şöyle sıraladı:
–İşten çıkarma yasaklanıyor diye sunulan düzenleme büyük bir sahtekarlık. Ancak ancak şeytanın aklına gelirdi. Yapılan 3 ay boyunca işten çıkarma yerine ücretsiz izin getirmek. Üstelik yasada “ücretsiz izin” diye bir uygulama bulunmuyordu, böylece yasaya soktular.
–Şimdi patronlar kimseyi işten atmayacak ama ücretsiz izine yollayacak. Ücretsiz izine yollanan işçiye işsizlik sigortası fonundan günde 39 lira ödenecek. Ayda 1170 lira eder. Sakada diyelim. Ayrıca bu miktar işçinin ileride kullanacağı işsizlik ödeneğinden mahsup edilecek.
–Bu yasalaşırsa, ballandıra ballandıra anlattıkları kısa çalışma ödeneğine patronlar başvurma ihtiyacı duymaz. Nasıl olsa artık ücretsiz izin serbest, işçiyi dilediğin gibi izine yolla, dilediğinde geri çağır… Başvuruydu, incelemeydi, onaydı, kurtuldular.
– TİSK ne isterse o oluyor. Telafi çalışması, denkleştirme, işsizlik sigortası fonundan şirketlerin yararlandırılması… Şimdi de işten çıkarma yasağı adı altında yasaya giren ücretsiz izin uygulaması. Yıllardır istediklerini üç haftada aldılar.
–Anlaşıldı ki patronlar varsa sağlık yok. Bu kadar net… Yapılması gereken bunlar değil. Yapılması gereken salgınla mücadelede yaşamsal olmayan tüm sektörlerin durdurulması, buradaki işçilerin gelir kaybı olmayacak şekilde ücretli izinli sayılmasıdır.
ERGİN: FESİH ÖNÜNDE ENGEL YOK
Çalışma yaşamı uzmanı, Avukat Ahmet Ergin de, düzenlemeyle işten çıkarmanın yasaklanmadığını, sadece ertelendiğini söyledi. Ergin, konuya ilişkin şu değerlendirmede bulundu:
Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun taslağı, kamuoyu ile “İşten atmalar yasaklanıyor iddiası” ile paylaşıldı. Ancak işten çıkarmalar 3 ay ertelenmektedir, taslakta ücretli izin bitimi feshi engelleyen düzenleme yok. İşten atmaların kısmen yasaklanması isteniyorsa, fesih yasağı, kötüye kullanımlar da düşünülerek 25/II’yi de kapsamalı ve en azından ücretsiz izin süresinin 2 katı kadar süreyle işçi çıkartılması yasaklanmalıdır.
Ücretsiz izin süresinin bitiminden sonra hemen işçi çıkaran işverenlere, asgari ücretin 5 katından az olmamak üzere idari para cezası uygulanmalıdır. Ücretsiz izne ayrılanlara yapılacak ödeme tutarı da en azından işsizlik ödeneği kadar olmalıdır.
ÇELİK: İŞÇİ 1177 LİRAYA MAHKUM EDİLİYOR
Doç. Dr. Aziz Çelik ise düzenlemeyi, ‘çok gecikmiş ve eksik’ olarak nitelendirdi. Olumlu görünen işten çıkarma yasağı düzenlemesinin devamında ciddi sorunlar içerdiğini belirten Çelik, şunları söyledi:
Taslağa göre “fesih yasağı uygulanan hallerde işveren işçiyi ücretsiz izne ayırabilir.” İşte bu düzenleme ve ücretsiz izne ayrılacak işçiye yapılacak ödeme konusunda ciddi sorunlar var. 15 Mart 2020’den bu yana ücretsiz izne ayrılmış ve bundan sonra ayrılacak işçilere ve işten çıkarılan ancak işsizlik ödeneğinden yararlanma şartlarını yerine getiremeyen işçilere İşsizlik Sigortası Fonundan ödeme yapılması planlanıyor. İşte sorun tam da burada başlıyor. Bu işçilere her gün için 39.24 TL (aylık 1177 TL) ödeme yapılması planlanıyor. Bu miktar asgari ücretle çalışan bir işçiye ödenen işsizlik ödeneği ile aynı düzeyde.
Böylece ücretsiz izne çıkarılan işçilere işsizlik ödeneği ve kısa çalışma ödeneğinden çok daha düşük ödeme yapılması planlanıyor. Kısa çalışma ödeneği uygulanacak olsa 1.752 TL ile 4.381 TL arasında ödenek alacak işçiye sadece 1177 TL ödenecek. Bu vahim bir durumdur. Bu yolla işten çıkarmaların yasaklanması düzenlemesi işçinin ayda 1177 TL’ye mahkum edilmesi anlamına geliyor. Ayrıca bu durum kısa çalışma ödeneğinin de bypass edilmesine yol açıyor. İşten çıkarılmaların yasaklanması doğru bir önlemdir. Ancak ayda 1177 TL ödenek ile işçileri açlığa mahkum etmek kabul edilemez. Bu miktarda bir ödenek işsizlik ve kısa çalışma ödeneklerini boşa düşürme hamlesidir. Bu tasarı ciddi eksikler içeriyor.
İşten çıkarılması yasaklanan ve işveren tarafından çalıştırılmayıp ücretsiz izne çıkarılan işçilere en az asgari ücret düzeyi olmak (2325 TL) üzere, mevcut ücretlerine paralel olarak kısa çalışma ödeneğine uygun (4381 TL’ye kadar) ödeme yapılmalıdır. İşten çıkarma yasağının yanında ücretsiz izin uygulamasına gerek yoktur. Bu abesle iştigaldir. İşten çıkarma yasağı durumunda kısa çalışma ödeneği uygulanabilir. Bunun yerine ayda 1177 TL’ye ücretli izin icadı işçiye daha az para vermek için yapılıyor.
(EKONOMİ SERVİSİ)