Ülkenin dört bir köşesinde hakları için mücadele eden işçiler, sermayenin ve onu kollayan iktidarın tam karşısında direnişlerini büyütürken Çalışma Bakanlığı ise patronların taleplerini hayata geçiriyor. Bakan’ın duyurduğu yeni program işçinin güvencesizliğini artıracak.
Emek Servisi
Emek düşmanı baskılar arttıkça işçi direnişleri de büyümeye devam ediyor. İnsan onuruna yaraşır çalışma koşulları ve ücret talebiyle işçiler, her iş kolunda direniyor. İşçiler direniş çadırlarında, fabrika ve işyerleri önünde ses yükseltiyor. Sendikalı oldukları için işten çıkarılan, toplu iş sözleşmesi (TİS) hakları engellenmeye çalışılan işçilerin talepleri ise ortak: güvenceli çalışma koşullarının sağlanması ve insan onuruna yaraşır ücretler.
Taleplere kulak tıkayan ve baskının dozunu her fırsatta artıran işverenler ise iktidara kendi isteklerini kabul ettirmekte zorlanmıyor. Dün dört bir yanda direnişler devam ederken Çalışma Bakanı Vedat Işıkhan, işverenlere kamu kaynakları ile güvencesiz ve ‘harçlık’ ödenecek yeni bir istihdam biçimini daha duyurdu.
***
SÖMÜRÜDE YENİ PROGRAM
İşçiler yerine sermayeyi öncelemeye devam eden Çalışma Bakanlığı bir kez daha patronlardan talep toplamaya gitti. Çalışma Bakanı Vedat Işıkhan, dün Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği’nin (TOBB) İş Dünyası İstişare Toplantısı’na katıldı. TOBB ile Nitelikli İşgücü Yetiştirme Programı (NİYEP) adlı protokolü imzalayan Işıkhan, “İşverenlerimizin talep ettiği yetkinliklere sahip bireylerin yetiştirilmesi noktasında önemli bir adım atıyoruz. NİYEP ile işverenlerimize çalışan sayısının yüzde 50’sine kadar kontenjan kullanmalarını sağlayacağız. 160 fiili güne kadar sürecek programlarla katılımcılar, teorik ve pratik bilgileri bir arada alacaklar” dedi.
NİYEP ile iş arayanlar, 160 güne kadar güvencesiz çalıştırılacak. Işıkhan, daha sonra bu işçilerin en az yüzde 60’ı eğitim süresinin en az iki katı kadar süreyle istihdam edileceğini söyledi. İşçiler, program sonrasında istihdam edilen grupta yer alsa dahi kıdem tazminatına hak kazanacak kadar çalışmayacak. İstihdamı bir yılın altına çekecek bu program, işverenlerin ihtiyacını geçici işçilerle karşılamayı hedefliyor. Sermaye, bu işçiler için de kamu kaynaklarını kullanacak. Işıkhan’ın anlattığı detaylara göre NİYEP kapsamındaki işçiler, ‘cep harçlığı’ alacak, iş kazası ve meslek hastalığı sigortası, genel sağlık sigortası prim giderlerini İŞKUR karşılayacak. Bakanlık, güvencesiz ve geleceği olmayan işlerde harçlıkla çalıştırılacak işçiler ile işsizliğin düşmesini hedefliyor.
BU MESAİYE “NORMAL” DEDİLER
Sendikal hakları engellenmeye çalışılan ve düşük ücretlerle güvencesiz koşullarda çalışmaya zorlanan işçiler, uzun mesai saatlerine de mecbur bırakılıyor. Haftalık 60 saatin üzerinde çalışanların tüm işçilere oranında Türkiye, OECD ülkeleri içinde zirvede yer alıyor. İş ilanı platformu eleman.net’in düzenlediği haftalık çalışma saatleri anketinin sonuçları da yüksek mesai saatlerinin düşürülmesi talebini ortaya koyuyor. Ankete 2 bin 90 işçi ile 120 firmadan işverenler katıldı. Ankete göre çalışanların yüzde 66’sı çalışma saatlerinin azaltılması gerektiğini düşünüyor. İşçilerin yüzde 69’u çalışma saatlerinin yüksek, maaşların ise az olduğunu belirtti.
Platform, çalışma saatlerini işverenlere de sordu. İşverenlerin yarısından fazlası “İşçiler uzun mesai saatlerinde çalışmaya devam etmeli” dedi. Ankete katılan işverenlerin yüzde 52’si, çalışma saatlerinin azaltılmasına “verimlilik kaybı yaşanır” diyerek itiraz etti. İşçilerin uzun mesai saatlerinde mola verememesi de ankete yansıdı. “Gün içinde zorunlu molalar dışında ortalama kaç dakika ara veriyorsunuz?” sorusuna işçilerin yüzde 80’i 15-30 dakika yanıtını verdi. İşçilerin neredeyse yarısı, haftalık çalışma saatlerinin aşırı olduğunu söyledi. Çalışma saatlerinin azaltılması gerektiği görüşüne katılanların sayısı ise bundan yüksek. “Haftalık çalışma saatlerinizin azaltılması gerektiğini düşünüyor musunuz?” sorusuna ise çalışanların yüzde 66’sı “Evet” cevabını verdi. Patronların “verimlilik” bahanesi de yine anket sonuçları ile çürütüldü. Katılımcıların yüzde 35’i haftada 30 saatten az çalıştığında verimliliğinin en yüksek seviyede olduğunu belirtirken, yüzde 65’i ise 30-40 saat arası çalışma süresinde en yüksek verimliliğe ulaştığını söyledi. İşverenlerin neredeyse tamamı ise çalışma saatlerini azaltmayı planlamıyor. Patronların yüzde 86’sı mevcut çalışma saatlerinde ortalama düşürmeyi dahi tasarlamadığını ifade etti. Uzun çalışma saatlerini düşürmeyen işverenlerin hiçbiri, maaşların bu saatlere uygun olmadığını kabul etmedi. Patronların yüzde 52’si maaşların uzun çalışma saatlerine göre kısmen uyumlu olduğunu düşünürken, kalan yüzde 48’i ise ‘tamamen uyumlu’ diyor.
***
SARAR
Sarar işçilerinin tıkanan TİS görüşmelerinin ardından başlattıkları grev birinci ayını doldurmak üzere. Yaklaşık 10 ay süren TİS görüşmelerinden sonuç alınamaması üzerine işçiler grev kararı aldı. Tüm ülkede Sarar mağazalarında çalışan Özbüro İş üyesi işçiler, mağaza önlerinde greve devam ediyor. Asgari ücret düzeylerindeki maaşlarına zam isteyen işçiler grevi sürdüreceklerini duyurdu.
EKER SÜT
Bursa Mustafakemalpaşa’da kurulu Eker Süt fabrikasında işverenin sendika düşmanlığına karşı işçiler dün direniş başlattı. Fabrikada Tekgıda-İş üyesi işçilerin işten çıkarılması ile sendika işvereni uyarmış, tazminatsız biçimde işten çıkarılan işçiler 23 Eylül’e kadar işe iade edilmezse direniş başlatacaklarını duyurmuştu. İşe iade için verilen sürenin dolması ardından direniş çadırı dün kuruldu.
TARKETT
İstanbul Tuzla’da bulunan Tarkett Turkey Zemin Kaplamaları fabrikasında çalışan işçiler de TİS görüşmelerinin tamamlanmaması nedeniyle geçtiğimiz hafta greve başladı. İşçiler, işverenin zamsız çalışmalarını istemesinin ardından greve başladı. Birinci haftasına giren grev, fabrika önünde devam ediyor.
BEKAERT
Kocaeli’de kurulu Bekaert fabrikasında yetki ihtilafını fırsat bilen işveren TİS dönemi başlayan fabrikada Birleşik Metal-İş üyesi bir işçiyi işten çıkardı. Tazminatsız şekilde işten atılan işçi ve sendika fabrika önünde 4 gün önce direniş başlattı. Konuya ilişkin konuşan sendikanın Kocaeli Şube Başkanı Telat Çelik, “Bu şirket sahte bir birleşme ile bizim yetkimizi elimizden almaya çalışıyor. Sahte imzalarla Özçelik-İş’e yetki kazandırmaya çalışıyorlar. Biz bir ayı aşkındır fabrikada fazla mesaiye kalmama eylemimizi sürdürürken TİS dönemi gelince süreci akamete uğratmak ve işçilerin moralini kırmak için arkadaşımızı işten çıkardılar” dedi.
BEFESA
Hatay İskenderun’da bulunan Befesa Silvermet işçilerinin grevi ikinci ayını geride bıraktı. Birleşik Metal-İş’te örgütlü işçiler, sendikanın yetki belgesini 3 yıl süren dava sonucunda almasının ardından TİS görüşmelerinde yüzde 82 zam talep etmişti. İşverenin yüzde 27,7’de kalan karşı teklifinin ardından 12 Şubat’ta başlayan TİS süreci tıkanmış ve işçiler grev kararı almıştı. Yetki davası süreci boyunca TİS hakkından yararlanamayan ve bu süreçte ücretleri gittikçe eriyen işçiler, talepleri karşılanana kadar fabrika önünde grevlerine devam edecek.
POLİN SU PARKLARI
Polin Su Parkları ve Havuz Sistemleri, Gebze’de bulunan fabrikasını kapatma kararı aldı. Taşınma gerekçesiyle kapatılan fabrikada işçiler, üretim faaliyetlerinin sona ermesi ile haklarını da alamadı. Polin Su Parkları işçileri, hakları ve alacakları için direnişe başlama kararı aldı.
POLONEZ
Çatalca’da sendikalı oldukları için işten çıkarılan 146 işçinin başlattığı direniş 67’nci gününü geride bıraktı. Tekgıda-İş üyesi işçilerin direnişi sık sık polis müdahalesi ile kırılmaya çalışıldı. Şiddete maruz bırakılan ve çocukları ile tehdit edilen işçiler, özellikle kadınların ön saflarda olduğu direnişlerini sürdürüyor.