Her siyasi parti lideri, “Gelecek gençlerde” diyor. Peki, gençler onlara ne diyor?
Bu soruyu YönEylem Araştırma, önümüzdeki seçimde ilk kez oy kullanacak seçmenlere sordu. Sonuçta, Türkiye’nin bugünkü siyasi manzarasına taban tabana zıt bir tablo çıktı ortaya… Çünkü 18-22 yaş aralığındaki gençlerin oy kullandığı bir seçim, AKP-MHP ittifakını sandığa gömerken, CHP-HDP koalisyonunu gündeme taşıyor.
Gençlerde HDP’nin oyu değişmiyor, ama İyi Parti’nin genç oyları çok düşük kaldığı için HDP üçüncü parti konumuna geçiyor.
İ lk iki partiye gelince… Genç seçmende AKP ve CHP, skaladaki yerlerini değiştiriyor. CHP, toplam seçmendeki oyunu yüzde 10 kadar artırırken, AKP yüzde 10 civarında oy kaybediyor. Bu durumda da genç seçmende CHP ile HDP’nin toplam oyu yüzde 46’ya ulaşıyor.
Bu tabloya “kararsızım” ya da “oy kullanmayacağım” diyen yüzde 20’lik genç seçmeni de ekleyin ve değişimden yana, ilerici bir ittifakın onlarda yaratacağı sinerjiyi düşünün.
Türkiye seçmeninin geleneksel olarak muhafazakâr olduğunu, sağa oy verdiğini, dolayısıyla CHP için en doğru siyasetin mütedeyyin kitlelerle uzlaşmak olduğunu savunan, tutucu CHP bürokrasisine bir başka alternatifin mümkün olduğunu gösteriyor bu araştırma… Sağ partilerin yeni kuşağa verebileceği hiçbir vaat, hiçbir umut kalmamışa benziyor. Türkiye’nin yarınından sağ siyaset silinmiş gibi… Erdoğan’dan başka lider görmeden, baskı altında yetişen 18-20 yaş gençliği “Bıktık artık” diyor, değişim ve yenilik istiyor.
Ankara’da birçok tüyü diken diken edecek bir senaryo belki, ama bir Canan Kaftancıoğlu-Selahattin Demirtaş-Erkan Baş ittifakını düşünsenize… Bugünün baskısını en ağır şekilde yaşamış, aileden devraldıkları kayıplar, acılar, davalarla bedel ödemiş, bu derslerle dayanışmanın önemini idrak etmiş isimlerle, eski kalıpları kıracak, yepyeni bir siyaset mümkün…
Çetin Altan ustaya inanın: Enseyi karartmayın!