Savaş, seçim kazandırmaya yeter mi? Tek başına yetmez belki, ama ciddi katkı yaptığına kuşku yok. Türkiye’de son dönem yapılan seçimlerin tarihleriyle operasyonların tarihlerini art arta sıralayınca asıl amaç, çok net çıkıyor ortaya:
Bakın; 2015 Kasım’ındaki genel seçimden önce Erdoğan, “Şah-Fırat Operasyonu”nu yaptı. Seçimde yüzde 50’yi buldu.
2017 Nisan’ında Anayasa Referandumu öncesi “Fırat Kalkanı”nı başlattı. İki hafta sonraki referandumda yüzde 51’i aştı.
2018 Haziranındaki başkanlık seçimine iki ay kala “Zeytin Dalı Harekâtı” için talimat verdi. Oyu yüzde 52.6’ya ulaştı.
2019 Mart’ındaki yerel seçimden bir ay önce “Bahar Kalkanı Harekâtı”nı emretti. Yüzde 44,3’le birinci parti oldu.
Şimdi sırada 2023 seçimleri var. Hem Türkiye, hem Erdoğan için bir ölüm-kalım seçimi bu… Ve Erdoğan, yeni bir seçim öncesi, yine bir Suriye operasyonu hazırlığında… Büyükelçiler Konferansı’nda sınır ötesinde, 30 kilometre derinliğinde, 30 kilometre uzunluğunda bir güvenli bölge kurma hazırlığından söz etti.
Daha önceki operasyonların, can kaybı dışında bir sonuç vermediği, yeni bir operasyon ihtiyacından anlaşılıyor. Ancak Erdoğan’ın bu operasyonla kişisel olarak kazanacağı çok şey var:
En önemlisi, ülkede açlıkla cebelleşen ve artık isyan noktasına gelen kitleleri “savaştayız” diye susturmak…
İkincisi, daha önceki her operasyonda “milli dava” yalanına kanıp peşine takılan muhalefeti tekrar kandırmak…
Ve savaşla gelecek olağanüstü hal rejimi altında seçim yapmak…
Aslında Tahran zirvesinde Rus ve İran liderleri böyle bir harekâta karşı olduklarını Erdoğan’a söylemişlerdi. Ancak son Soçi zirvesinden sızan haberler, Putin’in, belli tavizler karşılığında Erdoğan’ı kurtaracak sınırlı bir operasyona yeşil ışık yakabileceğini gösterdi. Rus televizyonuna konuşan bir askeri uzman, Erdoğan’ın 2023’te seçilmesinin anahtarının Putin’in elinde olduğunu söyledi. Tam bu aşamada MİT Müsteşarı’nın Soçi’de Çeçen lider Kadirov’la görüşmesi, kuşkuları hepten artırdı. Belli ki, Putin, Erdoğan’a yatırım yaparak karşısındaki Batı ittifakını bölmeye çalışıyor; Erdoğan ise Putin’le ilişkisini Batı’ya pazarlayarak sıkıştığı köşeden kurtulmaya çabalıyor.
İktidar uğruna genç kanların feda edileceği sıcak bir yaz kapıda… Dileriz bu kez muhalefet partileri, Erdoğan’ın seçim kazanmak için başlatacağı yeni bir savaşa alet olmaz, barıştan yana tavır alırlar.