Avrupa İltica Destek Ofisi (European Asylum Support Office- EASO), her yıl düzenli olarak hazırladığı İltica Raporu’nun 2019 versiyonunu yayımladı.
Rapora göre AB+* ülkelerine yapılan sığınma başvuruları yüzde 11 artış göstererek 738 bin 425’e yükseldi. EASO’ya göre 2020’nin ilk iki ayında da bu artış trendi sürdü. Yılın ilk iki ayında başvuru oranları yüzde 16 artış gösterirken, daha sonra Covid-19 salgınının dünyanın neredeyse her noktasına yayılmasıyla başvurularda yüzde 87’lik düşüş gözlemlendi.
Rapora göre Kıbrıs, Fransa, Malta ve İspanya gibi bazı AB+ ülkeleri, geçen yıl 2015 Mülteci Krizi’ne kıyasla daha fazla sığınma başvurusu aldı.
Geçen sene AB+ ülkelerine en çok sığınma başvurusunda Suriye vatandaşları bulunurken (80 bin 205), onları 60 bin 700 ile Afganistan ve 45 bin 645 ile Venezuela vatandaşları takip etti.
Raporda dünya genelinde sığınmacı başvurularının üçte birinin Avrupa’ya yapıldığına da dikkat çekildi.
2019’da yine en çok sığınma başvurusu alan ülke 165 bin 615 ile Almanya oldu. 45 bin 60 kişiye ilk başvurularında mülteci statüsü verildi.
Raporun ülkeleri inceleyen bölümünde Macaristan ve İtalya gibi ülkelerin kabul ettiğinden fazla başvuruyu reddettiği görülüyor.
Sığınmacı ile mülteci arasındaki fark nedir?
Mülteci kelimesi, Irkı, dini, tabiiyeti, belli bir toplumsal gruba mensubiyeti veya siyasi düşüncelerinden dolayı zulme uğrayacağından haklı sebeplerle korktuğu için bu ülkenin korumasından yaralanamayan ya da söz konusun korku nedeniyle yaralanmak istemeyen yabancıya veya bu tür olaylar sonucu önceden yaşadığı ikamet ülkesinin dışında bulunan, oraya dönemeyen veya söz konusu korku nedeniyle dönmek istemeyen vatansız kişiye statü belirleme işlemleri sonrasında verilen statüyü ifade eder.
Mülteci olmak için başvurmuş, ancak başvurusu sonuçlanmamış kişiye ise sığınmacı denir.
* Avrupa Birliği tüm üye ülkelerine ek olarak Britanya (2019 yılında AB üyesiydi), İzlanda, Lihtenştayn, Norveç ve İsviçre’nin de bulunduğu ülkeler grubuna AB+ diye hitap edilir.