Dolar 3 lira 11 kuruşa çıkarak tüm zamanların rekorunu kırdı. Hükümet ise yükselişi dış gelişmelere bağladı. Ekonomiyi dışa bağımlı hale getiren iktidar, sonra da her söylemiyle dolara rekor kırdırdı
Türkiye ekonomisinin zayıflığı dolarda tüm zamanların rekorunun kırılmasına neden oldu. Darbe girişimi sonrası 3,0965’i gören dolar, dün ise rekorunu 3,11 seviyesine taşıdı. Hükümet ve Saray çevresi ise dolardaki değer artışını dış konjonktüre bağladı. Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın, “Yaşanan değer kaybını dönemsel olarak görüyoruz. Bugün itibariyle Türk Lirası başka ülkelerin para birimlerine göre daha iyi performans sergilemektedir” dedi.
Sıcak paraya güvendiler
Kalın’ın açıklamaları hükümetin sorumsuz ekonomi politikalarını ve saldırgan siyasi tutumunu gizliyor. 2000’lerin ortasında üretmeyip sıcak paraya yaslanan ülke ekonomisi, ABD Merkez Bankası Fed’in faiz artırma süreci ile sıkıntı yaşamaya başladı. Dolar tüm dünyada değerlenirken AKP’nin söylemi ateşe benzin döktü. Seçimlerden önce Erdoğan Merkez Bankası ile her kavga ettiğinde dolar yükseldi. Ekonomiyi dışa bağımlı hale getiren iktidar, sonrasında da her söylemi ile dolara rekor kırdırdı.
1 dolar 1 lira ol(a)madı
Sıcak paranın gelişmekte olan ülkelere akmasıyla 2010 yılında dolar 1 lira 40 kuruşun altına kadar gerilemiş, kamuoyunda ‘1 dolar 1 lira olur mu’ konusu tartışılmaya başlanmıştı. Ardından ise sürekli hükümet eliyle derinleştirilen krizler liradaki değer kayıplarını hızlandırdı.
Hükümeti kurmadılar
Özellikle seçim sürecinin ardından yaşanan ekonomik-politik kriz ortamı dolardaki rekor yükselişlere zemin hazırladı. 7 Haziran 2015’te yapılan genel seçimlerde hükümetin kurulamaması, AKP’nin ise çözümü ülke içi şiddeti artırmada gören politikaları ve muhalefetle hükümet kurmadaki uzlaşmaz tutumu dolarda sert yükselişe yol açtı. 14 Temmuz 2015’te 2 lira 62 kuruş olan dolar, süregelen politik krizle birlikte 3 lira 7 kuruşa kadar yükseldi.
Rus uçağını düşürdüler
24 Kasım tarihinde Türkiye’nin Suriye sınırında bir Rus savaş uçağını düşürmesi ise Rusya ile ekonomik ve politik ciddi zararları olan bir süreç başlattı. Uçak düşürülme haberinin hemen öncesinde 2 lira 84 kuruş olan dolar, haberin gelmesinin ardından bir hafta içinde 2 lira 94 kuruşa kadar yükseldi.
Enflasyon tırmandı
Rusya ile yaşanan ekonomik-politik krizin etkileri 2016 yılında da ekonomide ciddi hasarlara yol açtı. Rusya’nın Türkiye’den gıda ithalatını durdurması özellikle tarım fiyatlarında ciddi artışlara yol açtı. 3 Ocak tarihinde açıklanan Aralık 2015 enflasyonuyla birlikte yıllık enflasyonun yüzde 8,81’e ulaşması liradaki değer kayıplarını yine hızlandırıcı etki yaptı. 4 Ocak günü 2,91 TL olan dolar, açıklanan zayıf ekonomik verilerle birlikte 3 lira 6 kuruşa kadar yükseldi.
Davutoğlu istifa ettirildi
Her sorumsuz politik adımın ardından lirada yaşanan değer kayıplarının üzerine yurttaşlara ‘dolar bozdurun’ çağrısında bulunan hükümet, Türkiye ekonomisinin altına dinamit koymaya aralıksız devam etti. Erdoğan’ın Cumhurbaşkanı olmasının ardından Başbakanlığa getirilen Ahmet Davutoğlu, 4 Mayıs tarihinde ise yine Cumhurbaşkanı tarafından istifa ettirildi. Nefes almaya çalışan lira, bu kararın ardından yine sert değer kaybetti. İstifa açıklamasının ardından dolar, 10 dakika içinde 2 lira 84 kuruştan 2 lira 98 kuruşa kadar yükseldi.
OHAL, Başkanlık Sistemi…
Liraya son darbe ise yine hükümet tarafından vuruldu. Kredi derecelendirme Kuruluşu Moody’s’in Türkiye’nin kredi notunu yatırım yapılabilir seviyenin altına düşürmesinin hemen ardından dolar 3 lira sınırına yükselse de ardından 2,96 TL’ye kadar geri çekildi. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın, Moody’s’i kast ederek “Bunların cebine parayı koy istediğin notu al” açıklaması, ardından darbe girişimi sonrası alınan OHAL kararının 3 ay daha uzatılması ve hükümetin yine Başkanlık Sistemi’ni gündeme getirmesi üzerine dolarda tüm zamanların en yüksek seviyesi olan 3 lira 11 kuruş seviyesi görüldü.
***
Merkez’in eli artık çok zayıf
Dolarda yaşanan sert yükselişi değerlendiren yatırım uzmanı Emin Tay sürekli yeni rekor kırmasının dolara olan talebi de artırdığını, dolayısıyla yeni rekorlarla karşılaşılabileceği uyarısında bulundu. Faiz nidirim sürecindeki Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası’nın liradaki sert değer kaybının ardından elinin zayıfladığını ifade eden Tay, 20 Ekim’deki Para Polikası Kurulu toplantısını işaret ederek, “Hızlı yükselişlerden sonra Merkez Bankası’nın bunu önemsemeden, görmezden gelmeden, bir şey olmamış gibi faiz indirimini yapması daha önceki toplantılara tersine lirada değer kayıpları yaratabilir” dedi.