Sevgili dostlar,
Son dönem iktidarın dilinde sürekli bir “darbe” lafı var. Herkes darbecilikle suçlanıyor;darbeye niyetlenecekler ölümle tehdit ediliyor.
Başta birçokları gibi ben de bunun halkı korkutmaya yönelik bir kampanya olduğunu düşündüm, ama günden güne anlıyorum ki, iktidar sadece korkutmuyor, aynı zamanda korkuyor. Fatih Tezcan’ın “30 Ağustos’a kadar rahat uyumayın, herkes teyakkuzda olsun” uyarısından da anlıyoruz ki, iktidar ciddi ciddi askerin yeni bir darbe girişiminden korkuyor.
Nedeni basit:
Erdoğan, polisi, bürokrasiyi, medyayı, sermayeyi, akademiyi, yargıyı tam kontrol altına alabildi, ama ordudan hala emin değil. Meclis’teki 15 Temmuz Araştırma Komisyonu’nda eski Genelkurmay Başkanı Necdet Özel, “2010-2013 arasında, yani orduda kumpas davalarıyla büyük tasfiyeler yaşandığı dönemde, boşalan kadrolara Gülenci subayların terfi ettirildiğini söylemişti. Yüksek Askeri Şura’da Erdoğan tarafından terfi ettirilen bu komutanların çoğu, bugün darbeden tutuklu… Ancak ekilen tohumların ne kadar derine gittiğini Erdoğan bile bilemiyor. 2016’daki darbe hazırlığını, ne Milli İstihbarat Teşkilatı haber alabildi, ne de Silahlı Kuvvetler… 15 Temmuz gecesi Genelkurmay Başkanı’nı kelepçeleyerek teslim alan, birlikte çalıştığı, güvendiği yaveriydi.
O dönem, çok yakınlarına kadar girebilen tehlikeyi öngörememiş olmak, şimdi iktidarın uykularını kaçırıyor. Muhtemelen önümüzdeki 30 Ağustos’ta büyük bir tasfiye dalgası daha planlıyorlar. Ve tıpkı 15 Temmuz’da olduğu gibi, orduda birilerinin bunu önlemeye kalkışmasından korkuyorlar. “Teyakkuzda olalım” uyarıları, ”Bir daha kalkışırlarsa asarız, keseriz” tehditleri bu korkunun eseri…
Orduyu ele geçirmek için ne kadar çok tasfiye, yerine ne çok atama yapıldığını en iyi AKP biliyor. Elleriyle yarattıkları, sonra
kendilerine saldırınca da gömdükleri o canavarın şimdi dirilip yeniden saldırmasından korkuyorlar. Ve tabii bu korkuyu bahane ederek, yeni bir baskı döneminin hazırlığını yapıyorlar. Tam bir korku tüneli…