Murat Sabuncu’nun, CHP içinde ağırlığı olan bir isimden aktardığına göre partide, il örgütlerinde, belediyelerde, “Kemalciler-Ekremciler” diye bir ayrım büyümeye başladı.
İktidar partisi, ağırlaşan ekonomik koşulların da etkisiyle gün be gün eriyor. Kitleler yüzünü muhalefete dönmüş, bir çıkış yolu göstermesini bekliyor. Ve CHP’de adeta “aday-toto” oynanıyor.
Kamuoyu yoklamalarına göre, Ankara ve İstanbul Belediye başkanları, Erdoğan karşısında, açık ara en güçlü iki aday… CHP lideri, onların adaylıklarına sıcak bakmadığını, bir dönem daha görev yapmalarından yana olduğunu birkaç kez söyledi. Son söyleşilerinde ise, ittifakın diğer ortaklarının kabul etmesi halinde kendisinin aday olabileceğini açıkça söylüyor. Sarayın geniş yetkilerinden başı dönmeyecek, o yetkileri hükümete ve Meclis’e devredecek, devleti bilen birini, aslında kendisini tarif ediyor. Kılıçdaroğlu’na yakın isimler ya da yakınlaşmaya çalışanlar da, “Genel Başkan, partinin doğal adayıdır” diye bu eğilime tam destek veriyor.
CHP liderinin son aylarda yaptığı çıkışlar, helalleşme çağrısı, kamu kurumlarına baskınlar, il gezileri, ev videoları, Şenyaşar ailesi ziyareti, savunmada bir muhalefet anlayışının yerine aktif muhalefeti koyduğunun göstergeleri… Ama son olarak sokağa çıkmanın anayasal bir hak olduğunu savunmak yerine “kitabımızda yok” deyip atması, “Erdoğan’ın memurları” dediği insanları ekranda muhatap alması, vaat ettiği mitinglerin hala yapılmaması, yeni anayasal rejim konusunda liderler ortak açıklamasının geç kalması, parti içinde de, ittifak içinde de tam bir anlaşma sağlanamadığının göstergeleri…
CHP liderinin beş benzemez partiyle birlikte kendi partisi içindeki farklı eğilimleri de bir arada tutmakta yaşadığı zorluğun ve gösterdiği başarının herkes farkında, ancak iktidarın yalpaladığı, seçime ayların kaldığı, erken seçimin kaçınılmaz bir hal aldığı şu ortamda, ana muhalefet partisinin net ve kararlı bir duruş göstermesi Millet İttifakı’nın dayanışma görüntüsü sergilemesi, iktidarın belediyelere yönelik saldırısını ortak tepkiyle püskürtmesi, halkın güvenini kazanma açısından şart… En son ihtiyaç ise, kararsız, kendi içinde anlaşmazlığa düşmüş, dağınık bir ittifak görüntüsü…