Beşikdüzü Cezaevi’nden Espiye Cezaevi’ne nakledilen Kurbani Özcan adlı mahpus, burada çıplak aramaya maruz kaldığını ve ötekileştirildiğini söyleyerek açlık grevine başladı. Uğradığı kötü muameleye karşı intihar girişiminde bulunan Kurbani’nin durumu için Adalet Bakanlığı’na başvuru yapıldı.
Kötü muameleye maruz kaldığı ve can güvenliği olmadığı için Trabzon’da bulunan Beşikdüzü Cezaevi’nden naklini isteyen Kurbani Özcan adlı mahpus buradan Giresun’daki Espiye Cezaevi’ne gönderildi. Ancak Kurbani’nin anlatımına göre maruz kaldığı uygulamalar burada da devam etti. Cezaevine ilk girişte çıplak aramaya maruz kaldığını anlatan Kurbani, burada da hayati tehlikesi olduğunu aktardı. Yaşadığı durum karşısında açlık grevine başlayan Kurbani, bu nedenle intihar girişiminde bulundu. Yaşadıklarını Ceza İnfaz Sisteminde Sivil Toplum Derneği’ne anlatan Kurbani, sesinin duyulmasını istedi.
NELER YAŞANDI?
Kurbani Özcan, Beşikdüzü Cezaevi’nde iken, “Can güvenliğim yok, kötü muameleyle karşılaşıyorum” diyerek buradan naklini istedi. Beşikdüzü’nden Espiye Cezaevi’ne sevk edilen Kurbani’nin yaşadıkları burada da devam etti. Nakledildiği cezaevinde çıplak aramaya maruz kaldığını anlatan Kurbani, buna karşı çıktı. Yaşadığı hak ihlalleri devam edince de intihar girişiminde bulundu. Espiye L Tipi Ceza İnfaz Kurumu’nda psikolojik ve fiziksel şiddete uğradığını, mahpuslara karşı etnik kökenden dolayı ayrımcılık uygulandığını belirten Kurbani, haberleşme haklarının da engellendiğini söyledi. Son olarak cezaevinden sivil toplum kuruluşlarına mektup göndermek isterken, ‘Bu kuruma yazma, bunlarla yazışma…’ gibi söylemler ile tehdit edildiğini ifade eden Kurbani, bu duruma son verilmesi için çağrıda bulundu.
ADALET BAKANLIĞI’NA BAŞVURU
Ceza İnfaz Sisteminde Sivil Toplum Derneği, yaşanan bu ihlaller üzerine Adalet Bakanlığı’na başvurdu. Kurbani Özcan adlı mahpusun işkence ve kötü muameleden kaynaklı intihar girişimi iddialarının kayıt altına alınmasına ilişkin başvuru yapan Ceza İnfaz Sisteminde Sivil Toplum Derneği, durumla ilgili şu bilgileri verdi:
– Aylardır infaz koruma memurları/ personel vb. tarafından Kurbani Özcan’ın darp edildiğini,
– Olayın gerçekleştiği yerdeki kurum kameralarının olayı kayıt altına aldığını,
– Gördüğü işkence ve kötü muameleden dolayı açlık grevine girdiğini,
– Yaşadığı ihlaller için şikâyette bulunduğunu,
– Kötü muamelenin tespiti ve izlenmesi için herhangi bir girişimde bulunulmadığından yaşadığı işkence ve kötü muameleye dayanamayıp intihar girişiminde bulunduğunu,
– İntihar girişimi sonrası hastaneye götürülmediğini anlattı.
İZLEME KURULU ‘DOĞRU DEĞİL’ DEDİ
Dernek, bakanlığa yaptığı başvuruda, “Kurumumuzun yakından takip ettiği işkence iddialarına ilişkin birçok davada Cezaevi İnfaz Kurumu (CİK) idareleri, kamera kayıtlarının 60 günden sonra silindiğini belirtmektedir. Mahpusun hastaneye sevk edilmemesi de göz önüne alındığında, Kurbani Özcan’ın işkence iddialarını kanıtlaması imkânsız hale gelmektedir” diyerek şu taleplerde bulundu:
– Bu durumun önlenmesi ve işkence ve kötü muamele yasağının ihlaline ilişkin etkili bir soruşturma yürütülebilmesi için kurulunuzun ivedilikle Espiye L Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumu’nu ziyaret ederek,
– Mahpus Kurbani Özcan ile görüşülerek beyanlarının dinlemesini,
– CİK idaresinden bilgi ve kamera kayıtlarının talep edilmesini ve bu görüşmelerin raporlanarak ilgili adli ve idari birimlere iletmesini,
– Benzer durumda olan mahpusların işkence iddialarının yargı mercilerine taşınmasındaki sorunların çözülmesine yönelik yapısal adımların geliştirilmesi amacıyla Adalet Bakanlığı, Türkiye İnsan Hakları ve Eşitlik Kurumu ve Ceza Tevkifevleri Genel Müdürlüğü’nün bilgilendirilmesini ve girişimlerinizin tarafımıza da bildirilmesini istiyoruz.
Derneğin bu başvurusuna Adalet Bakanlığı Cezaevi İzleme Kurulu, telefonla yanıt verdi. Kurul, durumu hapishane idaresine sorduklarını, anlatılanların doğru olmadığını savundu. Derneğin, mahpus ile görüşme yapılması yönündeki talepleri ise kabul edilmedi.
