Yaşar Altürk Deneyimli bir hukukçu itlafı bakın nasıl anlatmış
Hayvan katliamı için şu “ötenazi” sözcüğünü kullanmalarına ifrit oluyorum. Çünkü ÖTENAZİ; şifa bulmaz hastalığa yakalanan insanların, bir an önce hayattan kopmak amacıyla, belli tıbbi destekler alarak, kendilerini öldürtme istekleridir.
Bu haliyle ötenazi;
1) hayvanlar için değil de, şifa bulmaz hastalığa yakalanan insanların,
2) kendi istek ve iradeleriyle başvurdukları bir yöntemdir.
3) Ancak [kendi iradesi ile ölüme yatmak isteyen] bireyin bu isteğini yerine getirebilmesi için hukuk sisteminin [ceza yasalarının] buna izin vermesi gereklidir.
4) Ülkemizin kabul ettiği ve halen uygulanmakta olan ceza ve idare sistemi, bireylerin ya da kitlelerin ötenazi yöntemine başvurmalarını yasaklamaktadır. [Olayın magazin boyutu da var.]
Hatırlatasınız; geçen aylarda NOW TV’de oynayan yaşlı profesör ölmek istiyordu ve Fransız sistemi buna olanak tanıdığı için Paris’teki bir Prof arkadaşının desteğiyle yola çıkmıştı. Ancak yolda giderken bir metafizik mucize etkisiyle yoldan geri dönmüş ve yeniden yaşama sarılmıştı!…
Osmanlı’dan kalma mevzuatımızda köpek öldürmenin adı, itilâftır! Bu sözcüğü kullanmaktan kaçındıkları için Kriminoloji ve Ceza Hukukunda yer alan ve özel koşullarda sadece birey için uygulanan yöntemin ismi etrafında dönme dolap çevirerek ve kırk çeşit hile ve sahtecilik yöntemleri kullanılarak yasa yapma çabasının hukuk etiği ve ahlak kuralları ile bağdaşmadığı sabittir.
Diyarbakır’da çok sık söylenir bilirsiniz: “Delikanlı ol/ ciğerimi ye!”… Köpek ve kediler için çok feci bir tuzak kurmayı planlıyorlar. Ama bunun ismini dahi, dürüstçe telaffuz edemiyorlar. İtlaf kavramını gizleyerek, çok çok alâkasız bir “ötenazi” kavramına sığınıyorlar. Şu manzaraya göre, kedi köpek katliamına imza atanlar, delikanlı olmak yerine, (kelimelere takla attırarak) hâlâ kıvırmayı tercih ediyorlar.
Bir hukuk fakültesi 2. Sınıf öğrencisi “Ötenazi” kelimesini bu anlamda kullandığı takdirde, kocaman bi sıfır alır ve Ceza Hukuku dersinden çakar.
Şu AKP/MHP grubundaki hukukçulara (da) on kere, bin kere yazıklar olsun.