BDP Grup Başkanvekili Bengi Yıldız Başbakan Erdoğan’ın “PKK taşeron” sözüne tepki göstererek “Başbakan’ın bu sözü topu taca atmaktır. Kürt sorununda daha önce 28 isyan olmuş, bu 29’ncu isyandır” dedi. Yıldız OHAL tartışmalarını “bunları önerenlerin aklına şaşıyorum. Onlar demokrasiden değil otokratik devletten yanalar” şeklinde değerlendirdi.
İstanbul’dan Ankara’ya yürüyen Cumartesi Anneleri Meclis’te BDP Grubunu ziyaret etti. Görüşmeye BDP Grup Başkanvekili Bengi Yıldız, Iğdır Milletvekili Pervin Buldan ve Diyarbakır Milletvekili Akın Birdal katıldı. Gözaltında kaybedilenlerin aileleri adına konuşan, 1995 yılında faili meçhul cinayete kurban giden Hasan Ocak’ın ağabeyi Hüseyin Ocak, gözaltında kaybedilen yakınları ve faile meçhullerle ilgili Meclis Araştırma Komisyonu kurulmasını istediklerini kaydetti. İnsan hakları ihlallerini engelleyen yasaların bir an önce Meclis’ten çıkarılması gerektiğini kaydeden Ocak, Ergenekon davasına dikkat çekerek, yargılananların sadece hükümete karşı darbe girişiminden hakim karşısına çıktığını, iddianamede bir çok faili meçhulün olmasına rağmen bu konuda yargılanmadıklarını savundu.
“OĞLUMU BİR GECE ALIP GÖTÜRDÜLER”
Ziyarete, gözaltında kaybedilen Diyarbakırlı İbrahim Gündem’in 80 yaşındaki annesi Meryem Gündem de katıldı. Kürtçe konuşan ve oğlunun gözaltına alınışını ve sonrasını ağlayarak anlatan Meryem Gündem, 42 yaşındaki oğlunun bir gece askerler tarafından götürüldüğünü ve bir daha haber alamadıklarını söyledi. Meryem Gündem “Askerler ve korucular evimizi ateş altına aldılar. Korucu olmamızı istediler. Onursuz muyuz ki korucu olalım dedik. Evimizi boşaltmamızı istediler, kış günüydü. Çocuklarımızı kucağımıza alarak 3-4 aile kendimizi köyün dışına atmak zorunda kaldık. Oğlumu rüyamda görüyorum kucağımı açıp boynuna sarılmak istiyorum ama bu sadece rüya, gerçek değil” dedi. 1981 yılında gözaltındayken işkence sonucu ölen Nurettin Yedigöl’ün kardeşi Muzaffer Yedigöl, “Ağabeyimi aldılar ama 29 yıldır yaşamlarımızı çaldılar” derken faili meçhuller konusunda bütün siyasi partilere görev düştüğünü söyledi.
“VELİ KÜÇÜK BU ÜLKEDE İŞLENEN BÜTÜN CİNAYETLERDEN HABERDAR”
BDP Iğdır Milletvekili Pervin Buldan eşi Savaş Buldan’ın faili meçhul cinayete kurban gittiğini hatırlatarak “Bugün anlatılan hikayeler farklı olsa da nasıl yaşandığını çok iyi biliyorum. Yıllardır ben de Galatasaray lisesi önünde oturan bir Cumartesi annesiyim. 17 bin faili meçhul cinayet var. Yöntemler hep aynı, kaçırmalar, işkence, kafalara ve bedenlere sıkılan kurşunlar. Bugüne kadar ki hükümetler bu cinayetleri çözebilirdi ama Cumartesi annelerinin çığlıklarını duymayacak kadar sağır, acılarını görmeyecek kadar kördüler. Şimdi ki iktidar AKP gibi. Susurluk kazasında Şemdinli’de Ergenekon davasında aynı şey yaşandı. Veli Küçük bu ülkede işlenen bütün cinayetlerden haberdar ama hiçbir zaman kendisine soru sorulmadı” diye konuştu.
“CUMHURBAŞKANI SÖZÜNÜ ANIMSAYARAK ÇÖZÜM ARAMALI”
Diyarbakır Milletvekili Akın Birdal ise Türkiye’nin iki gündür travma yaşadığını belirtirken Kürt sorununun çözümsüzlüğünün çeteleri beslediğini ve faili meçhul cinayetlere yol açtığını söyledi. Cumhurbaşkanı’nın bugün siyasi parti liderleriyle yapacağı görüşmeyi hatırlatan Birdal, “Cumhurbaşkanı ‘adına ister terör ister kürt sorunu ister Güneydoğu sorunu deyin bu sorun Türkiye’nin birinci önceliğidir’ demişti. Cumhurbaşkanı bu sözünü anımsayarak çözüm aramalı yoksa acılar devam edecek” dedi.
“TOPU TACA ATMAKTIR”
BDP Grup Başkanvekili Bengi Yıldız ise devletin her şeyi kendisi için tehlike olarak gördüğünü ve 80 yıldır da Kürtlerin tehlike habercisi olarak görüldüğünü kavundu. Vatandaşını koruyan değil kendini koruyan bir devletle karşı karşıya olunduğunu belirten Yıldız, “Sesimiz Parlamento’da bile duyulmuyor. Parlamento çözüm yeri olamıyor” dedi. Yıldız gazetecilerin Hakkari’deki PKK saldırısının ardından MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli tarafından dile getirilen OHAL önerisiyle Başbakan Erdoğan’ın ‘PKK taşeron’ sözüne ilişkin sorularını da yanıtladı. Cumhuriyetin kuruluşundan bu yana sıkıyönetim ve Ohal’in uygulandığını ancak çözüm olmadığının görüldüğünü ifade eden Yıldız “Bunları önerenlerin aklına şaşıyorum. Onlar demokrasi değil otokratik devletten yanalar” dedi. Yıldız, Başbakan Erdoğan’ın “PKK taşeron” sözüne de “Bu söz topu taca atmaktır. Bu Kürt sorununda daha önce 28 isyan olmuş bu 29’ncu isyandır. Başbakan’ın Kürtlerin bütün taleplerini dışa bağlaması sorunun acemisi olduğunu gösteriyor. Bu parlamento basiretli bir parlamento olsaydı bu sorunu çözerdi. Özal da ‘üç beş çapulcu’ derdi. Ancak o zaman Özal sorunu yeni tanıyordu.30 yıl sonra Başbakanın söylemi ile Özal’ın söylemi arasında fark yok. Bu söz Başbakan’ın gidici olduğunun habercisidir” şeklinde tepki gösterdi
Anka