• Anasayfa
  • Gündem
    • Politika
    • Yaşam
    • Türkiye
    • Dünya
  • Emek
  • Kadın
  • Ekonomi
  • Eğitim
  • Ekoloji
  • Sağlık
  • Bilim & Teknoloji
  • Yazarlar
  • Arka Sayfa
    • Fikir & Yazı
    • Belgesel & Film
    • Eylem & Etkinlik
    • Fotoğraf & Karikatür
    • Kitap & Dergi
    • Müzik & Video
Adil Medya
  • Mayıs 23, 2025
  • Yayın İlkeleri
  • Hakkımızda
  • Künye
  • İletişim
  • Güncel
  • Sağlık
  • Sağlık
Adil Medya
  • Anasayfa
  • Gündem
    • Politika
      İBB soruşturmalarının yarattığı kaygan zeminde neler oluyor?

      İBB soruşturmalarının yarattığı kaygan zeminde neler oluyor?

      O iş başka bu iş başka; hem havuç hem sopa

      O iş başka bu iş başka; hem havuç hem sopa

      Bakırhan: Ya Kürt-Türk ilişkilerini yeniden kuracağız ya da tükenip gideceğiz

      Bakırhan: Ya Kürt-Türk ilişkilerini yeniden kuracağız ya da tükenip gideceğiz

      Barış güvercini kostümünde bir şahin

      Barış güvercini kostümünde bir şahin

    • Yaşam
      Temiz dil ile kirli dil, zalim İsmail ile melek Yavuz!

      Temiz dil ile kirli dil, zalim İsmail ile melek Yavuz!

      Bahar pazarı

      Bahar pazarı

      Ennui Nedir? Can Sıkıntısıyla Olan Karmaşık İlişkimizden Neler Öğrenebiliriz?

      Ennui Nedir? Can Sıkıntısıyla Olan Karmaşık İlişkimizden Neler Öğrenebiliriz?

      Sağ – Sol Beyin Nedir? Beynin Yarısının Baskın Olması Mümkün mü?

      Sağ – Sol Beyin Nedir? Beynin Yarısının Baskın Olması Mümkün mü?

    • Türkiye
      Temiz dil ile kirli dil, zalim İsmail ile melek Yavuz!

      Temiz dil ile kirli dil, zalim İsmail ile melek Yavuz!

      Anayasa değişikliğiyle karma eğitim hedefte

      Anayasa değişikliğiyle karma eğitim hedefte

      Depremzedelere son darbe dolandırıcıdan

      Depremzedelere son darbe dolandırıcıdan

      Cumhuriyet’in altı çocuğu

      Cumhuriyet’in altı çocuğu

    • Dünya
      Modi, sömürüye karşı çıkan isyancılara savaş açtı: Maoist lider öldürüldü

      Modi, sömürüye karşı çıkan isyancılara savaş açtı: Maoist lider öldürüldü

      Putin ile Trump görüştü: "Süreç başlasın"

      Putin ile Trump görüştü: "Süreç başlasın"

      Pepe’yi sevmek kolay, ya Pepe olmak? (I)

      Pepe’yi sevmek kolay, ya Pepe olmak? (I)

      Dışişleri Bakanı Fidan'dan, Türkiye-Rusya-Ukrayna görüşmesi öncesi açıklama: Bundan sonraki aşamayı her beraber belirleyeceğiz

      Dışişleri Bakanı Fidan'dan, Türkiye-Rusya-Ukrayna görüşmesi öncesi açıklama: Bundan sonraki aşamayı her beraber belirleyeceğiz

  • Emek
  • Kadın
  • Ekonomi
  • Eğitim
  • Ekoloji
  • Sağlık
  • Bilim & Teknoloji
  • Yazarlar
  • Arka Sayfa
    • Fikir & Yazı
      İBB soruşturmalarının yarattığı kaygan zeminde neler oluyor?

      İBB soruşturmalarının yarattığı kaygan zeminde neler oluyor?

      O iş başka bu iş başka; hem havuç hem sopa

      O iş başka bu iş başka; hem havuç hem sopa

      Temiz dil ile kirli dil, zalim İsmail ile melek Yavuz!

      Temiz dil ile kirli dil, zalim İsmail ile melek Yavuz!

      EMEKLİLERİN ‘’SENDİKA’ MÜCADELESİ

      EMEKLİLERİN ‘’SENDİKA’ MÜCADELESİ

    • Belgesel & Film
      Kapitalizmin Yeni Silahı: Prekaryaya Dönüştürülen Göçmen Emeği

      Kapitalizmin Yeni Silahı: Prekaryaya Dönüştürülen Göçmen Emeği

      Toplumsal gerçekçi romanın usta kalemi Orhan Kemal

      Toplumsal gerçekçi romanın usta kalemi Orhan Kemal

      ''Gelincik'' Elini kirletmekten çekinmeyen bir polisin hikâyesi

      ''Gelincik'' Elini kirletmekten çekinmeyen bir polisin hikâyesi

      “Leyla ile Mecnun” ekranlara geri dönüyor

      “Leyla ile Mecnun” ekranlara geri dönüyor

    • Eylem & Etkinlik
      Üçüncü Dünya Savaşı

      Üçüncü Dünya Savaşı

      Deniz Gezmiş - Metin Yüksel Birlikte Anılıyor

      Deniz Gezmiş - Metin Yüksel Birlikte Anılıyor

      Bizi uyutamazsınız; bu zulüm ne unutulur ne de affedilir!

      Bizi uyutamazsınız; bu zulüm ne unutulur ne de affedilir!

      Anayasal Düzen ve Adalet Devleti paneli

      Anayasal Düzen ve Adalet Devleti paneli

    • Fotoğraf & Karikatür
      Metafor

      Metafor

      Günün karikatürü

      Günün karikatürü

      LeMan'dan İsrail kapağı: Hangi hayvan hastaneleri vurur ki?

      LeMan'dan İsrail kapağı: Hangi hayvan hastaneleri vurur ki?

      Uykusuz bu hafta kapağına TOKİ'yi taşıdı

      Uykusuz bu hafta kapağına TOKİ'yi taşıdı

    • Kitap & Dergi
      Kadire Bozkurt: Ben yazarken okur henüz yoktur

      Kadire Bozkurt: Ben yazarken okur henüz yoktur

      Fuat Sürmeli'nin Yeni Kitabı Raflarda: “GÖLGEDEKİ GERÇEK”

      Fuat Sürmeli'nin Yeni Kitabı Raflarda: “GÖLGEDEKİ GERÇEK”

      Kitap toplama düşkünlüğü

      Kitap toplama düşkünlüğü

      Kitapların yalnızlığı

      Kitapların yalnızlığı

    • Müzik & Video
      4 gün sürecek 'Kuzey Fest'in programı belli oldu

      4 gün sürecek 'Kuzey Fest'in programı belli oldu

      Efendiler Bunun Neresi Yalan

      Efendiler Bunun Neresi Yalan

      Gökberk Uğurlu: “Düne takılı kalmak, önümüzü görmemizi engelliyor.”

      Gökberk Uğurlu: “Düne takılı kalmak, önümüzü görmemizi engelliyor.”

      Grup Yorum üyeleri için dayanışma konseri

      Grup Yorum üyeleri için dayanışma konseri

Ayşegül Aldinç: Kendimi tiye alıyorum

Ayşegül Aldinç: Kendimi tiye alıyorum

Ağustos 4, 2024 Kültür & Sanat 0 comments

Facebook Twitter Google+ LinkedIn Pinterest

Gökten düşen balıklar, telefon dolandırıcılığı… Ayşegül Aldinç, mizahi bakış açısıyla ele aldığı kitabı Malumatfuruş’u BirGün Pazar’a anlattı. Aldinç, “Yıllarca uzaktan mesafeli ve nispeten ciddi olduğum izlenimi yazılarımla buluşan okurlar tarafından ‘ne matrak kadın’a dönüştü’” diyor

Işıl Çalışkan

Tam 43 yıldır sanatla iç içe geçen bir yaşam… O, yıllardır sahnelerde ve ekranlarda büyüleyici sesi ve zarafetiyle karşımızda duruyor. Ayşegül Aldinç’ten söz ediyorum. Müzik kariyerine 1981 yılında adım atan ve sayısız hit şarkıya imza atan Aldinç, oyunculuktaki başarısıyla da tanınıyor. Şimdilerdeyse kitabının ikinci baskısıyla karşımızda: Malumatfuruş.

Üç yıllık pandemi sürecinde yazdığı günlüklerden oluşan kitap, hayatın içinden kesitler sunan, düşündüren ve gülümseten bir eser. Aldinç, pandemi, ekonomik buhran ve siyasi krizleri kendi penceresinden eğlenceli bir dille ele alıyor. Sokağa çıkma yasağında terasta mahsur kalmalar, telefon dolandırıcıları, gökten düşen balıklar Aldinç’in yalın dili ve muzip anlatımına eşlik ediyor. Sözü fazla uzatmadan Aldinç’e bırakalım…

“Bilmişlik taslayan kimse” anlamına gelen Malumatfuruş’la başlamak isterim. İçindeki yazılar gibi kitap adıyla da tiye alan bir anlayışa sahip. Gazetedeki köşenizin de adıydı bu. Bu kelimenin sizdeki karşılığını ve kitapta nasıl bir yer bulduğunu dinlemek isterim öncelikle.
Malumatfuruş gazete köşemin adıydı. Köşe yazarı kimliğime başlangıç için doğru bir seçim olduğunu düşünmüştüm. Kendimi de tiye aldığım doğrudur. Hayat başka türlü çekilmiyor.
İkinci kitabım için anlaşma yaptığımda Ayşegül’ün Günlüğü önerimin yanı sıra yayınevi Malumatfuruş/Ayşegül’ün Günlüğü olsun ricasında bulununca kitabın adı da bu oldu.

13 yıl boyunca ana akım gazetelerde köşe yazarlığı yaptınız ve bu süre zarfında yazılarınızın bir kısmını Malumatfuruş adlı kitabınızda topladınız. Kitap, şimdi ikinci baskısıyla okurlarla buluşuyor. 13 yıl boyunca düzenli olarak yazı yazma konusundaki istikrarınız gerçekten etkileyici. Bu süreçte sizi motive eden unsurlar nelerdi?
Kendimi yazıyla ifade edebilmek oldum olası beni motive eden bir unsurdu. 13 yıl boyunca köşemde yazdığım yazıları Parantez Yayınları 2001 yılında Ayşegül Kitapta adıyla okurla buluşturmuştu. Yani Malumatfuruş/ Ayşegül’ün Günlüğü, İnkılap Yayınları’ndan çıkan ve ikinci baskı yapan ikinci kitabım.

Malumatfuruş bir çeşit günlük aslında. Okurlar kitabı okuduğunda az çok sizinle tanışma fırsatı bulacak elbette ama Ayşegül Aldinç’in bir günü nasıl geçer?
Gayet sıradan diyebilirim. Pandemide annemle yaşamaya başladığımdan beri onu merkeze koyan bir yaşam biçimini sürdürmekteyim. Çocuk doğurup onunla ilgilenen bir anne gibi de diyebiliriz. Artık iyice yaşlandı ve aklım hep onda. Çekirdek bir aileye mensup olduğumdan ve sadece annemle ikimiz kaldığımızdan, onun daha genç ve zinde olduğu zamanlarda üstlendiği ne varsa şimdi tüm bunlarla ben ilgilenmekteyim.

Konserlerim söz konusu olduğunda tabiatıyla tüm bunlara ara veriyorum işim başrolde oluyor.

İZAHI OLMAYAN ŞEYLERİN MİZAHI

Yazılarınızda mizahi bir üslup var. Günlük hayatta da güldüren biri misiniz?
Öyleyim ya (Gülüyor)… Dediğim gibi yaşam koşulları, hayat gittikçe zorlaşıyor ve zorluyor. “İzahı olmayan şeylerin mizahı olur” denir ya; tam öyle dünyaya bakışım. Yıllarca uzaktan mesafeli ve nispeten ciddi olduğum izlenimi, gönül tellerimizin titreştiği her kişi ve yazılarımla buluşan okurlar tarafından “ne matrak kadın”a dönüştü.

’80’lerde çıkardığınız Ve Ayşegül Aldinç albümüyle siyah deri ceketiniz, permalı saçlarınız ile isyankâr bir Ayşegül Aldinç vardı. Yazılarınızda ise sakin bir yaşam süren entelektüel bir kadın var. Hangisi sizi yansıtıyor?
Bir kere saçlarım permalı değil kendinden kıvırcık (Gülüyor). Sahne kimliğimle özel hayatımdaki ben, “eğlenceli biri” yanım sabit kalmak koşuluyla kısmen ayrılıyoruz. Evet, az önce söylediğim nedenlerden dolayı sakin bir yaşam sürdüğüm doğru. Evde rahatlığı seçiyorum. Kitabımın bir bölümünde de yazdığım üzere kapıyı çalınca beni benden isteyebilirsiniz (Gülüyor). Sorunuza “entelektüel” iltifatınıza teşekkürlerimle ikisi de beni yansıtıyor diyebiliriz özetle.

Kitapta dizilerle ilgili klişelere dair eleştiriler sunuyorsunuz. Son dönemde dizilerde görülmememiz bu eleştirilere bir tepki mi?
Tamamen bu değil tabii. Hafif bir yabancılaşma olmadı değil bu arada. “Ah evet bunda olmalıyım” duygusu veren bir proje söz konusu olduğunda şartlarımı zorlarım. Konserler sonbaharda artıyor. İkisini bir arada sürdürmek de ciddi bir efor istiyor doğal olarak. Tüm bunların yanı sıra ekonomik koşulların dizi sektöründeki dalgalanmalara neden olduğunu, dizi sayısında azaltmalara gidildiği gerçeğini de göz ardı etmemek gerek.

Hayatınızın bir filme konu olmasını ister miydiniz?
Bir filme konu olabilecek bir hayat hikâyem olduğunu düşünmüyorum.

Türkçe kullanımı konusunda hassasiyetinizi yazılarınızda her fırsatta dile getiriyorsunuz. Günümüzde Türkçe kullanımına dair sizi en çok neler rahatsız ediyor?
Aksanların (Şapka mı demeliyim?) kalkmasından sonra ince kullanılması gereken “L”lerin kalın söylenişleri misal. Bu, epey zamandır kulağımı tırmalıyor. Hadi yeni nesil birbirinde duyuyor. Koca koca adamların TV’de, orda burda kalın “L”leyişi çok tuhaf geliyor. “Galat-ı meşhur lügat-ı fasihten evladır” diye bir söz vardır. Yani halk arasında söylenişi kabul görmüş hali aslının yerine geçer diye. Ama bu öylesi de değil.

Yazılarınızda ekonomik buhran, siyasi kriz gibi güncel sorunlara da değiniyorsunuz. Gazeteciler yaptıkları haberler nedeniyle cezalandırılıyor. Türkiye basın özgürlüğü endeksinde 180 ülke arasında 158. sırada. Bu koşullar altında yazarken kendinizi ne kadar özgür hissediyorsunuz?
Demeye getirerek! Endeks sıralamasındaki durumumuzun doğal kabul edilebilmesi büyük sorun.

Bu aralar Türkiye’ye dair en çok neyi dert ediyorsunuz?
Gündemdeki Hayvanları Koruma Yasası’nın, katliamı legal hale getirir biçimde değiştirilmeye çalışılışını mı, genel geçmez bir biçimde kadın cinayetlerinin, tecavüzlerin bir “kravata” ayrıca kurban edilişini mi, doğasevmezliğin betonseverliğe tüm kapıları açışını mı, ekonominin gittikçe el yükseltmesini(!) mi saymalı?

Hayalinizde nasıl bir Türkiye var?
Adaletin doğru işlediği, insanın, hayvanın doğanın korunabildiği, nobranlığın yerini zarafete bırakabildiği, yarın endişesinin hissettirilmediği bir işlerliğin olmasıyla ilgili hayallerim var tabii.

  • Kaynak Birgün

Yorumunuzu bırakın


İlgili Haberler

Şeytan diyor ki Kültür & Sanat
Mayıs 23, 2025

Şeytan diyor ki

Sabah: Metin Arolat'ın kanında etil alkol ve uyuşturucu madde tespit edildi Kültür & Sanat
Mayıs 15, 2025

Sabah: Metin Arolat'ın kanında etil alkol ve uyuşturucu madde tespit edildi

Bir hezârfen, bir çiçek dürbünü Fikir & Yazı
Mayıs 9, 2025

Bir hezârfen, bir çiçek dürbünü

ZAMAN AKIŞI

May 23 10:14
Arkasayfa

İBB soruşturmalarının yarattığı kaygan zeminde neler oluyor?

May 23 09:42
Ekonomi

Vatandaşın ve reel sektörün enflasyon beklentisi belli oldu

May 23 09:37
Kültür & Sanat

Şeytan diyor ki

May 23 09:36
Gündem

Modi, sömürüye karşı çıkan isyancılara savaş açtı: Maoist lider öldürüldü

May 23 09:34
Emek

İSİG duyurdu: Balıkesir’de inşaatta çalıştırılan 12 yaşındaki çocuk düşerek ağır yaralandı

May 23 09:32
Arkasayfa

O iş başka bu iş başka; hem havuç hem sopa

May 22 10:51
Gündem

Bakırhan: Ya Kürt-Türk ilişkilerini yeniden kuracağız ya da tükenip gideceğiz

May 22 10:42
Arkasayfa

Temiz dil ile kirli dil, zalim İsmail ile melek Yavuz!

May 22 09:57
Emek

EMEKLİLERİN ‘’SENDİKA’ MÜCADELESİ

May 22 09:54
Arkasayfa

‘İşveren!’ – Fikret Başkaya

May 22 09:30
Eğitim

Anayasa değişikliğiyle karma eğitim hedefte

May 21 10:32
Ekonomi

İstatistikler yayınlandı: Elektrik tüketimi akşam saatlerinde zirve yaptı

May 21 10:27
Gündem

Depremzedelere son darbe dolandırıcıdan

May 21 09:26
Arkasayfa

Bahar pazarı

May 20 11:48
Arkasayfa

Barış güvercini kostümünde bir şahin

May 20 09:04
Gündem

Putin ile Trump görüştü: “Süreç başlasın”

May 19 13:33
Arkasayfa

Cumhuriyet’in altı çocuğu

May 19 13:16
Arkasayfa

52 yıldır unutulmadı

May 18 12:09
Arkasayfa

Sosyal medya yazıları (1) – Dijital çağın insanları/Analog çocukluklar

May 18 12:06
Ekonomi

95 ilaç geri ödeme listesine alındı

May 18 11:20
Ekonomi

Almanlar bizi kıskanmaya devam ediyor: Hasan’ın sepeti 8, Hans’ın sepeti 20 kez doluyor

May 18 11:15
Bilim & Teknoloji

Organlarınız kaç yaşında?

May 18 11:13
Arkasayfa

KUR’ÂN’DA SINIFLI TOPLUM ELEŞTİRİSİ (1)

May 17 13:06
Gündem

Wayne’lerden Cumhuriyet’e Yolun İnşası

May 17 09:41
Arkasayfa

Örgüt feshetti, iktidar pes etmedi: ‘Üye olmadan örgüt adına suç işleme’ maddesi üçüncüye gelmemeli

May 17 09:35
Gündem

Pepe’yi sevmek kolay, ya Pepe olmak? (I)

May 17 09:29
Ekonomi

Çalışamayan genç, iş arayan emekli, görünmeyen kadın: 2025’e böyle başlandı

May 17 09:24
Arkasayfa

SISU (Yaratıcı İrade/Mücâdele/Tekâmül)

May 16 22:56
Arkasayfa

Zihinsel Sömürgecilik ve Medeniyet Krizi: İslam Dünyasının Ontolojik ve Epistemolojik Tutulması

May 16 20:03
Arkasayfa

Herkes Biraz Kendi Tanrısına Benzer