• Anasayfa
  • Gündem
    • Politika
    • Yaşam
    • Türkiye
    • Dünya
  • Emek
  • Kadın
  • Ekonomi
  • Eğitim
  • Ekoloji
  • Sağlık
  • Bilim & Teknoloji
  • Yazarlar
  • Arka Sayfa
    • Fikir & Yazı
    • Belgesel & Film
    • Eylem & Etkinlik
    • Fotoğraf & Karikatür
    • Kitap & Dergi
    • Müzik & Video
Adil Medya
  • Mayıs 21, 2022
  • Hakkımızda
  • Yayın İlkeleri
  • Künye
Adil Medya
  • Anasayfa
  • Gündem
    • Politika
      Pervin Buldan, Kürtçe yasağına 'Dar Hejiroke' şarkısını canlı yayında söyleyerek tepki gösterdi

      Pervin Buldan, Kürtçe yasağına 'Dar Hejiroke' şarkısını canlı yayında söyleyerek tepki gösterdi

      Fatih Altaylı, CHP’nin SADAT’a gitme sebebini yazdı: Anlatılanlar ilginç

      Fatih Altaylı, CHP’nin SADAT’a gitme sebebini yazdı: Anlatılanlar ilginç

      Erken seçim yoksa şimdi ne yapacak?

      Erken seçim yoksa şimdi ne yapacak?

      Özel güvenliğe 31 milyar TL

      Özel güvenliğe 31 milyar TL

    • Yaşam
      Ruhun miskin hastalığı: Can sıkıntısının kısa tarihi

      Ruhun miskin hastalığı: Can sıkıntısının kısa tarihi

      Tek odalı evde yaşıyor: Komşular verirse yiyorum, yoksa aç yatıyorum

      Tek odalı evde yaşıyor: Komşular verirse yiyorum, yoksa aç yatıyorum

      17 can gitti tek tutuklu yok

      17 can gitti tek tutuklu yok

      Gençler AKP kıskacı altında

      Gençler AKP kıskacı altında

    • Türkiye
      Üreticiler perişan

      Üreticiler perişan

      Çöpün ithal edenden başkasına faydası yok

      Çöpün ithal edenden başkasına faydası yok

      Tek odalı evde yaşıyor: Komşular verirse yiyorum, yoksa aç yatıyorum

      Tek odalı evde yaşıyor: Komşular verirse yiyorum, yoksa aç yatıyorum

      Muhalefetin önergelerini haberleştiren gazeteciler ifadeye çağrıldı, Basın İlan Kurumu da savunma istedi

      Muhalefetin önergelerini haberleştiren gazeteciler ifadeye çağrıldı, Basın İlan Kurumu da savunma istedi

    • Dünya
      Hollanda'da ev sahiplerine kira sınırlaması getirilecek

      Hollanda'da ev sahiplerine kira sınırlaması getirilecek

      Gerçek dışının karşısındaki güç: Sevgi

      Gerçek dışının karşısındaki güç: Sevgi

      Maymun çiçeği virüsü: Nedir, nasıl bulaşır, tedavisi var mıdır?

      Maymun çiçeği virüsü: Nedir, nasıl bulaşır, tedavisi var mıdır?

      Zafer kadınların

      Zafer kadınların

  • Emek
  • Kadın
  • Ekonomi
  • Eğitim
  • Ekoloji
  • Sağlık
  • Bilim & Teknoloji
  • Yazarlar
  • Arka Sayfa
    • Fikir & Yazı
      Gerçek dışının karşısındaki güç: Sevgi

      Gerçek dışının karşısındaki güç: Sevgi

      Saltanat ve Hilâfet Dîninde Muhâlefet Düşmanlığı (2)

      Saltanat ve Hilâfet Dîninde Muhâlefet Düşmanlığı (2)

      Geldikleri gibi gidecekler! Geldikleri gibi gidecekler! Geldikleri gibi gidecekler!

      Geldikleri gibi gidecekler! Geldikleri gibi gidecekler! Geldikleri gibi gidecekler!

      Bir çöküşün kısa öyküsü…

      Bir çöküşün kısa öyküsü…

    • Belgesel & Film
      Kapitalizmin Yeni Silahı: Prekaryaya Dönüştürülen Göçmen Emeği

      Kapitalizmin Yeni Silahı: Prekaryaya Dönüştürülen Göçmen Emeği

      Toplumsal gerçekçi romanın usta kalemi Orhan Kemal

      Toplumsal gerçekçi romanın usta kalemi Orhan Kemal

      ''Gelincik'' Elini kirletmekten çekinmeyen bir polisin hikâyesi

      ''Gelincik'' Elini kirletmekten çekinmeyen bir polisin hikâyesi

      “Leyla ile Mecnun” ekranlara geri dönüyor

      “Leyla ile Mecnun” ekranlara geri dönüyor

    • Eylem & Etkinlik
      Ataol Behramoğlu: İsyanım yaşam düşmanlığına

      Ataol Behramoğlu: İsyanım yaşam düşmanlığına

      Antikapitalist Müslümanlar 1 Mayıs yürüyüşleri (2012-2019)

      Antikapitalist Müslümanlar 1 Mayıs yürüyüşleri (2012-2019)

      İl il 8 Mart eylem ve etkinlikleri

      İl il 8 Mart eylem ve etkinlikleri

      Türk Tabipleri Birliği acil önlem çağrısı yaptı, tarih verdi: Talepleri karşılanmazsa iş bırakacaklar

      Türk Tabipleri Birliği acil önlem çağrısı yaptı, tarih verdi: Talepleri karşılanmazsa iş bırakacaklar

    • Fotoğraf & Karikatür
      Uykusuz'dan 'Barınamayanlar' kapağı: Metroya yakın bankı kapmışsın

      Uykusuz'dan 'Barınamayanlar' kapağı: Metroya yakın bankı kapmışsın

      Uygarlaşamayacak Olan Bir Acemi ''Bubi (David Hoyan)''

      Uygarlaşamayacak Olan Bir Acemi ''Bubi (David Hoyan)''

      Nail Payza Ölümünün 25. Yılında baskı resimleri ile Galeri Selvin Nişantaşı’nda

      Nail Payza Ölümünün 25. Yılında baskı resimleri ile Galeri Selvin Nişantaşı’nda

      ABD’nin BM Daimi Temsilcisinden Filistin ve İsrail’e görüşmeleri başlatma çağrısı

      ABD’nin BM Daimi Temsilcisinden Filistin ve İsrail’e görüşmeleri başlatma çağrısı

    • Kitap & Dergi
      Saklı ve görünen lezzetler

      Saklı ve görünen lezzetler

      Bana siyasi iklimi söyle sana dolandırıcılık icat edeyim

      Bana siyasi iklimi söyle sana dolandırıcılık icat edeyim

      Koralı Okuyucusuyla Buluştu

      Koralı Okuyucusuyla Buluştu

      İlkokul öğretmeninden Tayyip'e son ders...

      İlkokul öğretmeninden Tayyip'e son ders...

    • Müzik & Video
      4 gün sürecek 'Kuzey Fest'in programı belli oldu

      4 gün sürecek 'Kuzey Fest'in programı belli oldu

      Efendiler Bunun Neresi Yalan

      Efendiler Bunun Neresi Yalan

      Gökberk Uğurlu: “Düne takılı kalmak, önümüzü görmemizi engelliyor.”

      Gökberk Uğurlu: “Düne takılı kalmak, önümüzü görmemizi engelliyor.”

      Grup Yorum üyeleri için dayanışma konseri

      Grup Yorum üyeleri için dayanışma konseri

Murat Sevinç

Murat Sevinç

Amaan geçecek geçecek, vallahi en güzel günleriniz!

Ekim 12, 2021 Alıntı Yazılar 0 yorum

Facebook Twitter Google+ LinkedIn Pinterest

Tek bir istisna görmedim ki, çok yorgun olduğunuzu söylediğinizde ya da herhangi bir sorundan söz açtığınızda, ‘amaan geçer geçer’ karşılığını vermesin.

Yıllar önce bir anayasacı olarak başladığım amatör köşe yazarlığı kariyerimi, ‘Kelebek’ yazıları aşamasıyla tamamlayacağımı tahmin ediyorum. Bugün, çocuk bakımında dikkate alınması gereken bir ayrıntıdan söz edeceğim; bakanları değil, bakanlarla iletişim kuranları ilgilendiren bir ayrıntı daha ziyade.

‘Yedi çarpı yirmi dört’ çocuk bakan, hele ki bunu salgın ve kapanma koşullarında yapmaya gayret eden kadın ve erkeklere, mümkünse ‘nasıl gittiğini’ sormamanızı, diyelim sordunuz, bir hata edip de yorgun olduklarını söylerlerse, onlara “Amaan geçecek geçecek, vallahi en güzel günleriniz,” dememenizi rica ve tavsiye ediyorum. Yapmayın, tutun kendinizi, başka şeyler söylemeyi, hatta yüzlerine öylece bakıp hiçbir şey söylememeyi, başınızı aniden gökyüzüne çevirip duymazdan gelmeyi, konuyu değiştirmeyi, durup dururken ‘of şor’ hesaplardan söz etmeyi ya da örneğin ‘acaba kim aday olur ki’ sorusunu yöneltmeyi deneyebilirsiniz, ama lütfen, ‘geçecek geçecek’ demeyin. Hani hep “bu ülkede köklü değişikliklere ihtiyaç var” der dururuz ya, işte o dönüşüme ‘geçecek’ telkini başta olmak üzere moral ifadelerinden başlamayı öneriyorum!

Aranızda çocuk büyüten, hatta iyiden iyiye kendinden geçip birkaç çocuk sahibi olup yetiştirmiş, zevk ve zorluklarını bilen çoktur; şimdi size, şöyle yapmalı böyle yapmalı, diyecek halim yok kuşkusuz. Buna mukabil, zorlukları tekrar tekrar anlatıp hatırlatmak gerekiyor ki, memleket erkeği kadınların ne yaşadığını bilsin, iyice anlasın. Geçen yıl Duvar‘da 1 Mayıs yazısını ev kadınları için yazmıştım, üstesinden geldiklerinin olabilecek en zor, en ağır iş olduğunu düşündüğümden. Hâlâ aynı kanıdayım. Şu yaşıma dek bu denli ağır bir işçilik olabileceğini hayal dahi etmemiştim, meğer birkaç yıl öncesine dek yorgunluk diye bildiğim aslında yorgunluk değilmiş ve ‘zaman’ mefhumuyla kastedileni de pek anlamıyormuşum. Ben olsam bir Nobel ödülü daha icat eder ve her yıl dünyanın herhangi bir yerindeki ‘ev işçiliği ile iştigal eden’ bir kadına verirdim. Akılları fikirleri edebiyatta bilimde, neymiş çok duyarlı romanlar yazmış, neymiş matematik dehasıymış, neymiş ekonomide formül geliştirmiş; peki çocuk bakmış mı, günde beş kez bez değiştirirken, aynı zamanda ev temizliği ve yemek yapıp, tencere kaynarken çocuğu uyutmaya çalışıp, iki dakika kanepede uzanmaya yeltendiği anda yan odadan gelen çığlıkla yerinden fırlamış ve tüm kemikleri sızlarken çocuğun bitip tükenmez enerjisiyle, şunu oynayalım bunu oynayalım, taleplerine maruz kalmış mı, ben ona bakarım şekerim.

Ah öyle deme, filanca çok üretken bir akademisyen, falanca şirkette mühim bir görevde, feşmekanın işi başından aşkın, beriki akşama kadar toplantıda, çok işleri var çok, kolay mı eve ekmek götürmek; kadın ne iş yapıyor ki, sabahtan akşama evde, oh ne rahat. O çalışan erkek ahali nasıl yapıyor bunları, evlerinin ‘direği’ o çocukları büyütmese ve küçük çaplı bir fabrika olan evi organize etmese ne yapabilirlerdi acep! Erkek işe gidip para kazanıyor, öyle mi, bak sen, ya ne yapacaktı, saksı mı bu, gidip bir yerde çalışacak elbette, nesi çok özel, akşama dek evde kadının ne yaşadığını biliyor mu; eve gelip yemek isterler bir de, kolay mı, beyimiz çalışmış tüm gün, çok yorulmuş, çok acıkmış, çocuklarla günde bir saat bıy-bıy yapınca babalık ettiklerini zannediyorlar. Erkek milletine öncelikle Virginia Woolf okutmalı, zorunlu olmalı ama, liselerde, üniversitelerde ders konusu haline getirip sonra sınavını yapmalı, Woolf neden evde kendisine ait bir oda isteye isteye ömür tüketmiş, okutmak gerekiyor bizim erkek ahaliye ki yaptıklarını, ev dışı faaliyetlerini, işlerini matah bir şey zannetmesinler. Dışarıda oluşlarını içeride yaşayanlara borçlu olduklarını kavrayabilsinler. Muhafazakâr erkek çok çocuk mu istiyor, o cenahın erkeğine birkaç hafta ‘yedi çarpı yirmi dört’ çocuk baktırmalı, üç-beş çocuk istiyorsun öyle mi, al iki hafta sen ilgilen, sonra gel konuşalım. Akşamdan akşama gördükleri için, çocuğun tüm gün vitrinde süs olup yemek vakti salona indiğini zannediyorlar. Neyse, yazdıkça sinirleniyorum hakikaten, sabah akşam kadınlara teşekkür etmeli er kişiler, sabah akşam, hatta arada bir nedensiz yere özür de dilemeliler, durup dururken, ‘öyle içimden geldi,’ diyerek.

Çok yorucu bir uğraş, çok. Günü gelince bakım aşamaları üzerine yazacağım, şimdilik yalnızca şu ‘amaan geçer geçer’ ayrıntısını anlatmak istiyorum.

Tek bir istisna görmedim ki, çok yorgun olduğunuzu söylediğinizde ya da herhangi bir sorundan söz açtığınızda, ‘amaan geçer geçer’ karşılığını vermesin. Sabah kalktınız ve önceki hayatınızda hiç olmayan ne var ne yok uğraşmaya başladınız, gün boyu sürdü, akşam oldu, yorgunluktan ve bazen sinirden harap durumdasınız, adınızı sorsalar hatırlayacak haliniz yok, ufaklık o esnada yeni bir şey talep etmiş ve telefon çalıyor… Öncelikle, çocuktan sonra yalnızca siz değil, yıllardır tanıdığınız herkes biraz değişiyor, artık sizi bir çift olarak ‘sek’ istemiyorlar, ‘yanınızda çocukla’ servis alma arzusu var; haksız da değiller çünkü siz sıkıcısınız ve hayat o çocukta. Sevimli, yaratıcı, canlı ve mutluluk veren o, siz onun diğerleriyle tanışmasında aracı konumundasınız, hepsi bu. Çok anlaşılabilir, ben de olsam beni/bizi değil onu sorardım. İşte söz konusu bu eğilim telefonda da değişmiyor, açar açmaz, “Eee ne yapıyor bakalım fıstık?” sorusu… İyi, güzel, oynuyor, geçen gün şunu dedi ve maşallahların ardından, bu kez adetten olduğu üzere sizin hal ve hatırınıza geliyor sıra. Aslında yorgunluğunuza, perişanlığınıza dair hiçbir şey söylemek istemiyorsunuz, çünkü arayanı pişman edip şımarıklık yapmanın ve unutmak istediğiniz yorgunluğunuzu çoğaltmanın âlemi yok; buna mukabil, diyelim bir an, bedensel sızılarınızı layıkıyla betimleme ihtimali olmasa da dudaklarınızdan “Ne olsun, yorgunluk işte,” gibi bir cümle döküldü. Yanıt gecikmiyor: “Amaan geçecek geçecek, merak etmeyin.” Sıklıkla şöyle devam ediyor: “En güzel günleriniz, kıymetini bilin, sonra çok ararsınız.” Böylesine içten, böylesine haklı, böylesine iyi niyetli ve aynı zamanda insana kendisini bu denli yorgun hissettiren bir yanıt olamaz, hakikaten öyle. Unutmadan, bir de “Bunlar bir şey mi, o hoo daha neler yaşayacaksınız,” diyebilen bir tür var ki, başlı başına bir vaka.

Peki, ne desin karşınızdaki, haksız mı, size moral vermeye çalışıyor, ayrıca insanın geçmiş günleri andığı, özlediği de çok olur, doğru. Muhtemelen, ölmez sağ kalırsak yıllar sonra bizler de bugünleri çok arayacağız, en zorlu günleri dahi çoğunlukla güzel anacağız. Sağlık sorunları, gençlik devrinin giderek flulaşması, sevilenlerin kaybı, kaçınılmaz sonun yaklaştığını bilmek vs., çok şey var o iç geçirmelerde ve geçmiş yorgunlukların hasretle anılmasında. İyi güzel de, diz ağrıyor yahu, omuz sızlıyor, yorgunluk, mutfakta bir kez daha reddedilme ihtimali olan bir yemek daha yapmaya çalışmak, yetişemediğiniz işlerin birikmesi, hiçbir şeyle ilgilenememek, ufaklığın birdenbire evde olmayan bir şey istemesi ve o yaşta bir çocuğun yalnızca bir dakikada aynı ‘hemeeen’ sözcüğünü yaklaşık kırk-elli kez tekrar edebildiğine tanıklık etmek… Ya da diyelim parkta yürüyorsunuz, huzurlusunuz, yalnızca bir çocuğun sahip olabileceği olağanüstü düş gücüyle bir şeyler söylüyor, harika, bir anda aklına bisküvi yemek geliyor, yanınızda yok ve bunu arka arkaya defalarca söyleyip sanki günlerdir aç bırakmışsınız gibi bağırıyor, o sırada çalan telefondaki ses, çığlıkları duyup kahkaha atıyor ve “Ay harika vallahi, çok eğlenceli, kıymetini bilin, insan çok arıyor o günleri,” deyiveriyor.

Şekerim, çocuk bağırıyor, nesini arayacağım bağırtının, diyemiyorsunuz tabii ve “Hiç sorma, çok tatlı kerata, bazen böyle tutturuyor işte,” diyerek geçiştirmek zorunda hissediyorsunuz. ‘Geçecek geçecek, bugünlerin kıymetini bilin’ telkini, insana kendisini kötü hissettiren, çocuğa haksızlık ettiği hissi yaşatan bir ifade. İnanın, “Perişanız, bugün sürekli sızlandı, her şeye itiraz etti, arabanın anahtarını vazoya saklamış, bir ara mutfağı salona taşıdı, hiçbir şey yemedi, uyumadı da, ayrıca ben de bir lokma yiyemedim, ayakta zor duruyorum, ha bu arada evimize meteor düştü, her şeyimizi kaybettik, şu anda meteorun açtığı çukurdan konuşuyorum,” deseniz; telefondaki ses “Amaan meteor dediğin uzayın neşesi, ne şanslısınız vallahi, geçecek geçecek, çok ararsınız bu günleri,” yanıtını veriyor. Şu aralar bir yöntem deniyorum, telefondaki nasıl olduğumuzu sorduğunda, “Yorgunuz ama geçecek, nihayetinde bunlar en güzel günlerimiz, ileride çok ararız,” diyor ve karşımdakini bu yolla etkisiz hale getirmeye çalışıyorum, dur bakalım…

Değil mi ki Türkiye dönüşsün istiyoruz, şu ‘geçecek geçecek’ ile başlayalım yenileşmeye, her şeyi devletten beklemeyelim, başka bir şeyler bulalım muhterem okur; ya da bulmayalım, soruyu sorduktan sonra susalım, bir şey söylemeyelim, kişi ‘yorgunum’ mu dedi, hemen konuyu değiştirelim. Yazıktır, zor günlerin geçeceğini bilen yorgun insanlara ‘geçecek’ demeyelim artık, bir terakki olsun hayatımızda, bir şeyler değişsin ülkemizde!

Yazı önerisi: Gazeteci-yazar Şengün Kılıç, T24’te nefis popüler tarih yazıları kaleme alıyor, hiçbirini kaçırmamanızı öneririm. Sonuncusu ‘Komer’in arabası’ üzerine.

İklim krizi notu: 1+1 Express’te, Michael Lövy ile yapılan “Kalkınmanın niteliksel dönüşümü” başlıklı söyleşiyi buraya bırakıyorum.

  • Kaynak Duvar

Yorum Bırak Cancel reply

İlgili Haberler

Alıntı Yazılar

Çerkesler ne istiyor?

Hem diaspora hem anavatanda sınırlı kalan anma etkinlikleriyle Çerkesler, Çarlık Rusyası’nın...
Alıntı Yazılar

Genç seçmende CHP+HDP’nin oyu yüzde 46

Sevgili dostlar,      Her siyasi parti lideri, “Gelecek...
Alıntı Yazılar

Kürtçenin kelepçesi çözülecek

Sevgili dostlar,      Bu ülkede Türklerden sonra en...

Zaman Akışı

May 21 11:18
Türkiye

Üreticiler perişan

May 21 11:09
Ekonomi

5,7 trilyon lira borç 23 milyon icralı

May 21 10:58
Dünya

Hollanda’da ev sahiplerine kira sınırlaması getirilecek

May 21 09:00
Türkiye

Çöpün ithal edenden başkasına faydası yok

May 21 08:55
Sağlık

Dünya gündemine oturan ‘maymun çiçeği’ hastalığı hakkında neler biliniyor?

May 21 08:37
Emek

ADANA TARIM PLATFORMU KURULDU

May 21 07:37
Fikir & Yazı

Gerçek dışının karşısındaki güç: Sevgi

May 20 20:19
Fikir & Yazı

Saltanat ve Hilâfet Dîninde Muhâlefet Düşmanlığı (2)

May 20 15:10
Yaşam

Ruhun miskin hastalığı: Can sıkıntısının kısa tarihi

May 20 14:08
Bilim & Teknoloji

İnsan Kanı: Kanımız Ne Renktir? Kan Aslında Mavi Renkte mi?

May 20 14:05
Sosyoloji

İyi Niyet İlkesi: İnsanların Argümanlarını İyi Niyetle Yorumlamak Neden Önemlidir?

May 20 13:51
Felsefe

Belirsizlik, Kaos ve Yazgı

May 20 13:39
Ekonomi

Kirasını yasal artışa göre yatırdı: Eşyalarıyla birlikte sokakta kaldı

May 20 12:55
Dünya

Maymun çiçeği virüsü: Nedir, nasıl bulaşır, tedavisi var mıdır?

May 20 12:50
Yaşam

Tek odalı evde yaşıyor: Komşular verirse yiyorum, yoksa aç yatıyorum

May 20 12:15
Politika

Pervin Buldan, Kürtçe yasağına ‘Dar Hejiroke’ şarkısını canlı yayında söyleyerek tepki gösterdi

May 20 11:43
Politika

Fatih Altaylı, CHP’nin SADAT’a gitme sebebini yazdı: Anlatılanlar ilginç

May 20 11:41
Ekonomi

Açlık kapıyı çalıyor

May 20 11:39
Politika

Erken seçim yoksa şimdi ne yapacak?

May 20 11:37
Dünya

Zafer kadınların

May 20 10:14
Ekonomi

Art arda gelen zamlar, Kemal Sunal filmindeki repliği hatırlattı: “Çaya, şekere zam, zama zam”

May 19 18:07
Türkiye

Muhalefetin önergelerini haberleştiren gazeteciler ifadeye çağrıldı, Basın İlan Kurumu da savunma istedi

May 19 11:54
Yaşam

17 can gitti tek tutuklu yok

May 19 11:46
Türkiye

Cumhur İttifakı, salgın nedeniyle çıkarılan mahkumların cezaevi iznini uzatma hazırlığında

May 19 11:41
Türkiye

TÜİK’in verilerinde derin SGK çelişkisi

May 19 11:39
Ekonomi

Hasat başlıyor fiyat ortada yok

May 19 11:37
Politika

Özel güvenliğe 31 milyar TL

May 19 11:31
Türkiye

Milyarlar kaçırıldı

May 19 11:25
Yaşam

Gençler AKP kıskacı altında

May 19 11:24
Türkiye

Aynı ruhla yeniden yola çıkmak…

  • Fikir & Yazı
  • Eylem & Etkinlik
  • Fotoğraf & Karikatür
  • Kitap & Dergi
  • Belgesel & Film
  • Müzik & Video
  • Yukarı Dön