|
|
Gün geçmiyor ki Berlin’de, Türkiye’den yeni göçmüş gençlerle karşılaşmayayım. Gün geçmiyor ki, Türkiye’den “Berlin’e nasıl geliriz” diye soran bir telefon almayayım. Türkiye’de genç yetenekler için yarın umutlarının tükendiği dönem, Almanya’nın onlara en çok ihtiyaç duyduğu dönemle çakıştı. Böylece büyük göçü başlatan işgücü anlaşmasından 62 yıl sonra, yeni bir göç dalgasının yolu açılmış oldu.
Almanya’yı nitelikli yabancı iş gücü için daha cazip hâle getirmeyi amaçlayan yeni göç yasası, Federal Meclis’te kabul edildi.
Uzmanlara göre Almanya, yaşlanan nüfus nedeniyle, her yıl 400 bin nitelikli göçmene ihtiyaç duyuyor. Özellikle bilgi teknolojisi, eczacılık, mimarlık, tıbbi asistanlık, inşaat, motorlu taşıt teknolojisi, yaşlı, çocuk ve hasta bakımı, otobüs ya da ağır vasıta şoförlüğü dallarında işgücü açığı var. Yılsonunda yürürlüğe girecek yeni yasa ile Almanya’daki iki milyonluk uzman açığının kapatılması amaçlanıyor.
Muhalefetteki Hristiyan birlik partileri ve sağ popülist AfD, yasaya karşı oy verdi. Yeni yasa özellikle diplomalıların göçünü teşvik etse de, esnetilen oturma izinlerinin ve sığınmacılara sağlanan yeni fırsatların, Almanya’ya göçü hızlandıracağını önesürüyorlar.
Geçen hafta görüştüğüm bir Alman yetkili, uzman ihtiyacıyla, göçmen korkusunun yarattığı çıkar çatışmasından yakındı. Irkçı görüşleriyle bilinen AfD’nin yüzde 20’leri bulan oy oranı, biraz da göçmenlerin artışından kaynaklanıyor ve kaygı yaratıyor. Ancak 2035’e kadar 7 milyon insanın istihdamdan çekileceği Almanya’nın bu boşluğu kendi potansiyeliyle dolduramayacağı da ortada… O yüzden Türkiye gibi, yetişmiş genç nüfusu olan ülkelerden göç teşvik ediliyor.
Almanya için kazanç; Türkiye için kayıp… Ancak kimse, üniversitede diploma yolsuzluğuyla, iş alımında torpille, gündelik hayatta yaşam tarzına müdahaleyle, iş hayatında düşük ücretle yaşamak zorunda bırakılan ve hiçbir gelecek umudu göremeyen gençlere, “Neden gidiyorsunuz” deme hakkına sahip değil. Yeni göçmenler, sadece Almanya’daki Türkiyeli toplumun dokusunu değil, Almanya’nın nüfus dengesini ve Türkiyeli algısını da değiştirecek yakında…