Bu yıl ilk olarak mayıs ayında Fethiye, Kuleli Koyunda gerçekleştirdikleri etkinlikle elektronik müzik severlerin kalbini kazanan Agartha Festival’in ikinci etkinliği, 25-31 Ağustos tarihleri arasında Salda Gölü’nde gerçekleşecek.
Hem müzik akışı hem de son zamanlarda ünü artan eşsiz mekânıyla bizleri sabırsızlığa sürükleyen festivalde, çocuklar için etkinlik alanları da bulunacak. Festivalin enerjisiyle birlikte yoga ve meditasyon yapabilecek, çeşitli workshoplara katılma imkânı elde edecek, healing alanında huzuru bulabileceksiniz. Herkesin beslenme tercihine saygı duyan organizasyon, vegan veya vejetaryen misafirleri için de uygun yiyecek imkânları sunacak. Kendinize veya sevdiklerinize, rengarenk alışveriş stantlarından bir hediye almayı da unutmayın diyoruz.
Herkesi bir araya getiren müziğe gelirsek, festivalde Shambala Psychedelic Stage & The Smokey God Forest Stage olmak üzere toplamda iki ayrı stage yer alacak. Shambala Psychedelic Stage’in teması; psy-trance, goa-trance, techno ve dark-trance ağırlıklı olacak. The Smokey God Forest Stage de ise bizleri chill-out, tech-house, deep-house gibi müzik türleri bekliyor.
Gerekli bilgileri verdikten sonra, parçası olacağımız enerjinin ruhunu anlamak adına, festivalin müzik ve sanat direktörü Mine Yöntem ile kısa bir sohbet gerçekleştirdik.
Bize biraz Agartha ekibinden söz edebilir misin?
Agartha önce ismi ile doğdu. Kimileri efsane olarak, kimileri ise gerçekliğine inanarak özümsemiştir. Agartha dünyanın merkezinde tüm keşiş ve bilgelerin oluşturduğu bir dünyanın adıdır. Yaşadığımız dünyaya açıldığına inanılan 7 ayrı kapısı vardır. Mısır piramitlerinden peri bacalarına kadar uzanan, çin seddini aşan geniş bir alana yayılan kapılardır bunlar. Hatta zamanında Hitler haritasını keşişlerden almış fakat sonrasında, asıl amacı anlaşılınca bütün kapılar tekrar kapatılmıştır. Uzun lafın kısası, ekibimiz de bu ruhu taşıyan, inanan ve enerjileri çok yüksek, işlerinde profesyonel olan arkadaşlardan oluşmaktadır. Agartha ilk defa mayıs ayında gerçekleşen açılış festivali ile güzel bir sinerji oluşturmuş ve ardından ekibe eklenen güzel insanlarla şu anki ana kadroya sahip olmuştur.
Bu arada lokasyon tercihiniz oldukça başarılı. Salda Gölü’nü tercih etmeniz nasıl oldu?
Salda Gölü özel bir göl. Dünya üzerinde yüzeyi Mars’a benzeyen ikinci yerdir. Bir diğeri ise Kanada’da. Gölün içeriğinde selüloz bulunmaktadır. Selüloz, bitki hücre duvarlarının ana yapı maddesidir fakat herhangi bir hayvanın yaşam dinamiklerinde rol oynamaz. Kimyasal içeriği karbonhidrattır ve insan bedeni için hiçbir zararı bulunmamaktadır. Yine gölün içerisinde yetişen bitkiler yosun familyasından olup cilt dokusunda nemlenme ve yara iyileşimine yardımcı olur. Gölün etrafı ağaçlandırılmıştır fakat gölün 1 km’lik çeperinde krater gölü olması sebebiyle herhangi bir bitki örtüsü bulunmamaktadır.
Salda gölü bir krater gölüdür ve bundan sebep günde 3 defa renk değişimi göstermektedir.
Alanımız oldukça geniş ve krater gölü olmasından dolayı, müzik desibelinden rahatsız olacak bir habitata sahip değildir. Mars yüzeyine benzetilmesinin sebebi, yakın çevresinde herhangi bir hayvan için yaşam alanının bulunmuyor olmasıdır.
Alanda çadır ile konaklama (büyük olduğu için) sıkıntısız olacaktır. İsteyenler için müzikten uzak alanlara konaklama yapılabilecektir.
Yine alanımız yeterli büyüklükte olduğu için, şifalandırma ve çocuk etkinlik alanları da sağaltılmış şekilde sunulacaktır.
Salda yurt dışı tanıtımlarında Türkiye’nin Maldivler’i şeklinde öne çıkmıştır. Bizler de yurt dışındaki festivallerin atmosferini kendi ülkemizde yaşatmak istiyoruz.
Peki Agartha Festival’e bu festival nasıl bir ruha sahip olmayı amaçlıyor diye sorsak bizlere ne cevap verirdiniz?
Amacımız, doğayı koruyarak da müziğin iyileştirici enerjisi ile güzel zaman geçirebilineceğini kanıtlamak ve yurt dışındaki festivallere gerek maddi olanakları olmadığı için, gerekse vize problemlerinden ötürü gidemeyen tüm arkadaşlarımızın kendi ülkelerinde bu atmosferi yaşayabilmelerini sağlamak. Bizler dark müzik festivali yapmıyoruz. İçinde birçok elektronik müzik türünü barındıran müzik ve sanat festivali yapıyoruz.
Son olarak, gelecek katılımcılara vereceğin tavsiyeler, hatırlatmak istediklerin var mı?
Ağustos ayı malum en sıcak aydır. Fakat tekrar edeceğim Salda bir krater gölüdür, katılımcılarımız gündüzleri güneş ile ısınıp geceleri de terlemeden tatlı esintilerle sıkıntısız zaman geçirebilecekler. Salda’yı tercih etmemizin bir başka nedeni de bu. Salda’da yine krater gölü olması sebebiyle sinek yaşamıyor. Alanımızda her türlü ihtiyaca cevap verecek imkanlarımız mevcut olacak. Ayrıca herhangi bir acil durum için 2 ayrı ambulans ve itfaiye hazır bekliyor olacak. Ulaşım için ise Burdur otogardan festival alanına shuttle servis aracımız olacak. Katlımcılarımızdan özellikle istediğimiz tek şey; doğaya saygılıolmaları ve çevreye zarar vermeden eğlenmeleri. Etrafı çöp canavarı diye adlandırdığımız konteynırlar ile donatıyoruz, çöp uzak yürümeye üşeniyorum gibi bahaneler olmaması için. Bizim Agartha ekibi olarak gösterdiğimiz duyarlılığı bütün katılımcılardan da bekliyoruz. Yine festivalimizde aileleri ile birlikte çocuk katılımcıların olmasından dolayı, cam ve ürünleri ile yiyecek içecek servisi yapılmayacaktır. Kalbi güzel olan, müziği seven ve Agartha’nın büyüleyici enerjisine inanan herkesi heyecanla bekliyoruz.