Irak’ta 2007 yılında aralarında iki Reuters muhabirinin de bulunduğu 12 kişinin ABD güçlerince vurulmasını gösteren bir video kayıtta yaralı bir çocuğu taşırken görüntülenen ABD askeri o günü anlattı.
Ethan McCord isimli eski asker başından geçenleri Noam Chomsky, Donna Dewitt gibi isimlerin katıldığı “Ulusal Birleşik Barış Konferansı”nda anlattı.
Katliamın gerçekleştiği bölgeye yakın sokaklarda devriye dolaşırken Apache helikopterinin sesini duyan McCord ve ekibi katliamın gerçekleştiği bölgeye yaklaşıyolar. McCord o anı şöyle aktarıyor:
“Ateş ediyordu, tekrar tekrar ateş ediyordu. Biz alana çok yakındık ve şimdi (komutanımızın emriyle) oraya gitmeliydik. Ben birliğimdeki askerlerden oraya ilk varanlardan oldum. İlk gördüğümde şok oldum. İnsana benzemiyorlardı. Yaklaştım, daha önce hiç tanık olmadığım bir koku vardı. Minibüsün içine baktığımda 4 yaşındaki bir kız çocuğunu gördüm. 7 yaşında da bir erkek çocuğu vardı. Karnından aldığı ağır yara almıştı. Kımıldamıyordu. Sürücünün çocukların babası olduğunu anladım. Ama babalarının yaşamasına imkan yoktu. Hemen küçük çocuğu kucakladım. Doktora gösterdim, doktor ‘burada yapabileceğimiz hiçbir şey yok’ dedi.”
Videoda askerin bu bölümü anlatırken duygulandığı ve anlatmakta zorlandığı görülüyor.
SENİ BULDUM; ÖLME, ÖLME…
McCord konuşmasını şu şekilde sürdürüyor: “Ardından, neden bilmiyorum ama tekrar minibüse doğru yürüdüm. Tekrar minibüsün içine baktım. Çocuk hareket ettti. Çocuğu tuttum ve omuzuma attım.O an çığlık attım: ‘Çocuk yaşıyor, çocuk yaşıyor’ Çocuğun gözleri kapandı. ‘Sorun yok, seni buldum. Ölme, Ölme!’ O anda fotoğrafımı çeken bir askeri farkettim. Çocuğun kanı da üzerime akıyordu.”
O anda komutanı McCord’a bağırıyor: “Lanet olası çocukla ilgilenmeyi bırak, güvenliğe bak”
İNSANLIĞIM HERŞEYDEN ÜSTÜN GELİYORDU
McCord anlatmaya devam ediyor: “Sonra üssümüze döndük. Herkes olanları pek önemsemedi ama ben yapamadım.İnsanlığım bana ordunun öğrettiği herşeyden daha üstün geliyordu, onları yeniyordu”
McCord daha sonra üslerinin birinin yanına gittiğini ve onun da “önemli birşey yok, ruh sağlığına dikkat et” öğütlerini aldıktan sonra odasına döndüğünü anlatıyor.
“Herşeye kızmıştım, askerlere, orduya aileme. Daha çok da kendime kızıyordum. Parçası olduğum şeyden dolayı kendimden nefret ettim. Gözlerimi kapattığımda çocukların çığlıklarını duyuyorum, kokuları burnuma geliyor. Kimse olmadığında katliamı bir slayt gösterisi gibi görüyorum. Birgün bu hatıralar aklıma gelmeden uyumak istiyorum. Masumluk kayboldu. Arkadaşlarım kaybedildi. Umarım birgün çok kızgın olmayacağım. Yaşamın değerini anlayacağım”
Wikileaks’ın Nisan ayında sızdırdığı kayıtta Amerikalı pilotların militan olarak teyit etmesi ardından, Bağdat’ta bir sokaktaki söz konusu gruba ateş açılıyordu.