İzmir açıklarında yaklaşık 3 yıl önce gerçekleşen depremin ardından bugüne kadar tam 128 okul yıkıldı. Bu süreçte 36’sı yeniden yapılırken, 92 okul hâlâ inşaat ve ihale sürecinde; öğrenciler ise mağdur.
Berkay SAĞOL
İzmir’in Seferihisar İlçesi açıklarında 30 Ekim 2020’de gerçekleşen depremin üzerinden yaklaşık 3 yıl geçti. Bu süreçte 128 okul yıkılırken yalnızca 36 okul tekrar yapılabildi. 92 okul ise hâlâ inşaat halinde veya ihale edilmeyi bekliyor.
Yaşanan bu durum İzmir genelinde öğrencileri olumsuz etkiliyor. Okul eksikliğinden dolayı okulların birçoğunda öğrenciler kalabalık mevcutlu sınıflarda eğitim görmek zorunda kalıyor. Sınıf mevcutlarının 50 kişiye yaklaştığı okullar bulunuyor.
Okulları hakkında yıkım kararı olan veya yıkıldığı için başka okula taşınan öğrenciler ise uzak mesafeye gitmek zorunda kalıyor. Bu sebeple ikili eğitim uygulanan okullarda, öğrenciler derslerden geç saatlerde çıkıyor ve kış aylarında havanın karanlık olduğu saatler olan 20.30 veya 21.00 gibi saatlerde evlerine gitmeye çalışıyor.
Konu hakkında BirGün’e açıklamalarda bulunan Eğitim Sen İzmir 1 Nolu Şube Başkanı Necip Vardal, “30 Ekim Seferihisar merkezli yaşanan depremde hasar gören okul binaları ile depreme dayanıklılık testini geçemeyenlerin boşaltılarak diğer okul binaları ile eşleştirilerek eğitim öğretim sürdürülmeye çalışılıyor. İzmir Valiliği’nin geçen yıl açıkladığı boşaltılan okul sayısına bu yıl yenileri eklendi. Ve boşaltılmayı bekleyen birçok okulun bulunduğu biliniyor. Bu durum eşleşen okul sayılarının giderek artmasına neden oluyor. Aradan üç yıl geçmesine rağmen boşaltılan okul sayısı kadar okul binası üretimi yapılmadı. Özellikle Konak ve Karabağlar ilçelerinde bu durum eğitim öğretimi olumsuz etkiliyor. Boşaltılan okulların öğrencileri başka okullara nakil oluyor, nakil olunan okulların sınıflarındaki öğrenci sayısı da artıyor” diye konuştu.
SÜRDÜRÜLEBİLİR DEĞİL
Vardal şunları dile getirdi: “Sabahçı ve öğlenci öğrencilerin giriş çıkışlarında sürenin çok kısa olması nedeniyle gerekli temizlik yapılamadığı için hijyen sorunu oluşuyor. Farklı okul türleri ile eşleştirme yapıldığından giriş ve çıkış saatleri güvenlik sorunu oluşturuyor. Ders programlarının yapılmasında güçlükler yaşanıyor. B azı okulların öğrenci sayısının azalması bazılarının artması nedeniyle öğretmenler norm kadro mağduriyeti yaşıyor. Bir kısım okul inşaatları ödenek yetersizliği ya da maliyet artışı gibi nedenlerle durdu. Bu durum sürdürülebilir değil. Devam eden okul inşaatları hızlı bir şekilde bitirilerek eğitim öğretime kazandırılmalıdır. Eğitimin olumsuz etkilenmesini ortadan kaldırmak, nitelikli bir eğitimin sağlanması için öğrenciler okullarına kavuşturulmalıdır.”
