SİHİRBAZLIK VE ÇARPITILMIŞ GERÇEKLİK (SİMÜLASYON)
Fransız düşünür Jean Baudrillad günümüz düşün dünyasının en çarpıcı isimlerinden biridir.Esas olarak simülasyon,kitlelerin zihniyeti,öteki baştan çıkarma gibi konuları kitaplarında incelemiştir.Üretimin rasyonel bir etkinlik olmadığını ileri sürmüş tüketicinin reklam v.b. yollarla aldatılmasını göz boyayıcı bir oyun ve hem üretimi hem de tüketicinin isteğini tehdit eden bir öge olarak nitelemiştir.
Yerleşik kültürde insanlar ahlaki aktörlerdir,metalaşmış kültürde ise insanlar tüketicilerdir.
Semiyotik,antik Yunancada işaret anlamında kullanılan semeion kelimesinden gelmektedir.Semiyotik yada semiyoloji simge,sembol ve işaretlerin yorumlanmasına,üretilmesine veya işaretleri anlama süreçlerini içeren bütün faktörlerin sistematik bir şekilde incelenmesine dayanan bir bilim dalıdır.Diğer adı gösterge bilimidir.
Postmodern çağda medya,kurgulamış olduğu gerçekliği gerçekliğin teminatıyla doğrulanmış göstergeleri tükettirir.
Daha da önemlisi bütün haberler bir merkezi konum yaratılarak gerçeklik kurgusu içinde doğruluk ve nesnellik söylemleri etrafında inşa edilir.
Dolayısıyla Baudrillad’a göre kitle iletişim araçlarının sunduğu gerçeklik değil,gerçekliğin başdöndürücü halidir.
Gerçeklik bir simülasyondur,yanılsamadır.
Mesela;izlediğimiz haberlerde gösterilen ölüm,tecavüz,savaş haberlerine kayıtsız kalmamız bir simülasyondur,hergün binlerce insanın ölümüne seyirci kalmak olağan şeylermiş gibi lanse edilir ve vicdani duygular örtbas edilir.
Örneğin;reklamlar aracılığıyla size iletilen mesaj,’’arabanızı çarpın,gerisini sigorta halleder’’ ifadesini kapitalist sistemin kendini yeniden üretmesine dönük bir uygulama olarak ifade eder.
Baudrillad’a göre modern endüstri toplumunun temel anahtarı üretimken,postmodern toplumda gerçeği önceleyen modeller olarak taklitler(simülakrlar) toplumsal düzene egemen olmaya ve toplumu hipergerçeklik olarak oluşturmaya başlar.
Artık gerçeğin yerini simülasyon almıştır.
Peki günümüzdeki simülasyon’un ve Medyanın karşılığı acaba geçmiş çağlarda ne olabilir?
Kur’an literatüründen yararlanarak nasıl açıklanabilir?
Taha suresini inceleyecek olursak eğer;
O sağ elindeki nedir ey Musa? (taha,17)
Musa:’’Bu benim asam,buna dayanırım,bununla koyunlarıma yaprak silkelerim.Daha başka işlerde de kullanırım’’ dedi.(Taha,18)
‘’Asanı yere at ey Musa’’(Taha,19)
Onu attı,O da ne,canlanmış koşuyor!(Taha,20)
Allah:’’Tut onu ve korkma.Biz onu önceki haline döndüreceğiz’’dedi(Taha,21)
Artık Firavuna git,çünkü o iyice azıttı(Taha,24)
Jean Boudrillad’ın geliştirdiği simülasyon ve simülakrlar kavramları görüyoruz ki Kur’anda Taha suresinin (17,21) ayetleri arasında sihirbazlık olarak anlatılmıştır.
O dönemde sihirbazlar bugün sucuk yapımında kullanılan bağırsakları asa veya yılan şeklinde boyayıp süslüyorlar,içine civa dolduruyorlar,güneş altında sıcak toprağa atınca da onlar genleşip hareket ediyordu.Hz.Musa bunun bir sihirbazlık olduğunu göstermiş ve oyunlarını bozmuştu.
3500 yıllık Firavun sistemi sihirbazlar ve büyücüler halkı bu şekilde itaate ikna ediyorlardı.
Günümüzde ise kapitalist sisteme kitlelerin gönüllü rızası medya, reklamlar, eğlence, simülasyon (çarpıtılmış gerçeklik) ile sağlanmaktadır.Kitleler sisteme entegre edilmektedir.
Her kim günümüz sihirbaz ve büyücülerinin oyununu bozarsa tıpkı Hz.Musa’nın bozduğu gibi işte o vakit kapitalist hegemonya zedelenmeye başlar.
Bahar Çakmak
Not:Bu yazıda İhsan Eliaçığın Yaşayan Kur’an Meal ve Tefsirinden yararlanılmıştır.
www.adilmedya.com