Kimine göre akla gelenler komplo teorisi, kimine göre ise bilim kurguydu. Peki neyin nesiydi bu elektrik kesintisi. Belki bazı filmler bize yol gösterebilir.
“Elektro Manyetik Nabız” bu tabiri daha önce duymuş muydunuz? Bazı bilim kurgu meraklıları EMP dersek yabancı karşılamayacaktır. Türkiye 31 Mart sabahına uyandığında olacaklardan habersizdi. Pek çok defa filmlerde seyrettiği sahnelerin tam ortasında kalan insanlar, meraklı gözlerle birbirlerine bakıp aynı soruyu sordular; “Ne oluyor?” Başkazaman olsa “Of bu devirde elektrik mi kesilir!” deyip geçiştirdiğimiz basit teknik aksaklıkları, neden bu sefer sorgular olduk? Çünkü garip bir şeyler oldu değil mi? Onlarca şehir bir anda elektriksiz kaldı. Üstelik bu kesinti eğer gece vakti yaşansaydı neler yaşanabilirdi, düşününce tüyler diken diken olmuyor değil. Jenaratör seslerine boğulmuş sokaklarda milyonlarca vatandaşımız kafalarını yukarı kaldırıp kaygılı düşüncelere daldılar. Aynı filmlerde olduğu gibi…
Elektro Manyetik Nabız, yani EMP aslında Elektro Manyetik Bomba olarak tabir edilen bir saldırı silahı. 1950’lerde yapılan bomba denemeleri sırasında keşfedilen bulgular ışığında geliştirilen EMP’ler mobil ya da gömülü elektrik sistemlerini çökertmek için kullanılıyor. Açıkçası dünyada en çok korkulan saldırı türleri arasında başı çeken EMP’ler, bu bombaya mağruz kalan herkesi neredeyse savunmasız bırakıyor. Gerçek anlamda zarar vermek amaçlı kullanılan bir EMP, hedef olarak seçilen bölgede tüm uçakları düşürebilir, tüm taşıma araçlarını durdurabilir, tüm elektrik şebekesini çökertebilir, internet ve telefon hatlarını devre dışı bırakabilir. Yani kelimenin tam anlamıyla, hedefini karanlığa gömebilir! Belirli amaçlar için yapılan EMP’ler ise GSM operatörlerini, şehir elektriğini ya da radyo-televizyon yayınlarını devre dışı bırakmak için kullanılabilir. EMP silahlarına çok benzer bir yapıyı aslında yıllardır tanıyoruz ve maruz kalıyoruz; Jammer. Jammer cihazları, sinyal kesici olarak bilinirler ve çalıştırıldıkları bölgede mobil iletişimi devre dışı bırakmak için kullanılırlar. Yani teknoloji geliştikçe, anti-teknoloji saldırısı için kullanılan cihazlar da giderek hayatımızda yer alıyor. Bunların çoğunu filmlerden görüyoruz. Şimdi onlara bir kaç örnek verelim;
1. 007 Goldeneye (1995)
James Bond’un 1995’teki macerasında EMP saldırısı sonucu elektronik sistemlerin çalışmaz hale geldiği görülüyordu. Hatta bu silahın kullanılması yangına da sebep oluyordu. Teknik açıdan bakacak olursak, bu tip bir saldırının eski tipte elektrik tesisatlarına sahip binalarda yangınlara sebep olması da muhtemeldir.
2. Matrix (1999)
Bilim kurgu filmleri arasında ayrı bir yere sahip olan Matrix’te, yer altında yaşayan insanların robotlara karşı en etkili savunma silahı, robotların elektronik devrelerine zarar verip onları durduran EMP’lerdi.
3. Los Angeles’tan Kaçış (1996)
John Carpenter’ın kült olmuş filminde son sahnede dünyadaki bütün elektriği kesip “Dünyayı kapatmak” için Snake adlı baş kahraman bir EMP kullanıyordu.
4. Ocean’s 11 (2001)
En gerçekçi EMP kullanımlarından birini Oceans 11’da izlemiştik. Mobil bir EMP silahıyla Las Vegas’taki bütün elektrik sistemini kapatmayı başaran hırsızlar, soygunu bu şekilde gerçekleştirmişlerdi.
5. Süpermen Dönüyor (2005)
Süpermen Dönüyor filminde Lex Luthor, bir EMP silahı kullanarak Metropolis şehri üstündeki bir uçağı düşürerek şehre zarar vermeye çalışmıştı.
6. Batman: Kara Şovalye Yükseliyor (2012)
Batman serisinin son filminde, kara şovalyeyi bir alt geçitte ortaya çıktığı sırada EMP silahı kullanırken görüyorduk. Alt geçitteki ve geçitten geçen araçların ışıklarının sönmesine sebep olan silah sayesinde, Batman kimseye gözükmeden hareket etme imkanı buluyordu.
7. Red Dawn (2012)
Kuzey Kore’nin ABD’yi işgal edişini konu alan filmde, Kuzey Kore kullandığı bir EMP silahı sayesinde dünyanın en güçlü ordusunu savunmasız bırakmayı başarıyordu.
8. Revolution (2012)
Meşhur televizyon dizisi Revolution, konusu itibariyle çok geniş kapsamlı bir EMP silahıyla bütün dünyadaki elektriği ortadan kaldıracak bir saldırı sonrasında dünyanın geldiği hali konu alıyor.
9. 31 Mart Salı (2015)
Bu bir film değil. Gerçek. EMP saldırısı mı düzenlendi, yoksa akıllara geldiği şekilde “birileri fişi mi çekti?” bilinmez ancak 31 Mart günü yaşananlara kısaca bir göz atalım;
- Sabah erken saatlerde Türk Silahlı Kuvvetleri’ne tahsis edilen ve standartların üzerindeki bir bantta yer alan elektronik haberleşme frekans bandına dışarıdan sızma tespit edildi. Özellikle Hava, Kara ve Deniz Kuvvetleri’nin kullandığı radar, haberleşme ve seyrüsefer sistemleri üzerinde engelleme, parazit ve kesintiye neden olan bu sızmanın, Türkiye’de ithalatı ve kullanımı yasak olan telsiz telefonlardan kaynaklandığı saptandı. Olması gereken frekans bandının dışına çıkan cihazların kullanılması nedeniyle özellikle hava ve deniz ulaşımında hayati önem taşıyan radar sistemleri bozuluyor. Bu tür cihazlar telsiz iletişiminin kesilmesine neden olabiliyor ve üst frekanslarına girerek jammer etkisi yapabiliyor. BTK (Bilgi Teknolojileri İletişim Kurumu) tüm valiliklere bu telefonların derhal imha edilmesi için bilgi notları gönderdi. Uyarılarda telefonların bundan sonraki kullanımının tespiti halinde Elektronik Haberleşme Kanunu’nun 63’üncü maddesince işlem yapılacağı kaydedildi.
- Bu gelişmelerin hemen ardından tüm yurtta elektrikler kesildi. Çok uzun bir süre pek çok bölgeye elektrik verilemedi. Telefon iletişiminde aksamalar meydana geldi. Yaşanan duruma bağlı olarak su kesintileri yaşandı. Konuyla ilgili bakanlıklar ve yetkili kişilerden birbiriyle çok da tutarlı olmayan arıza açıklamaları geldi. 17 Ağustos depreminden sonra kısa sürede toparlanabilen elektrik sistemleri akşam saatlerine kadar pek çok bölgede çalışır hale getirilemedi.
- Tüm bunlar olurken İstanbul Çağlayan’da, Avrupa’nın en büyük adliye sarayına baskın düzenleyen saldırganlar ülke gündeminde önemli yer tutan davalara bakan bir savcıyı rehin aldılar. Saldırı, savcı ve saldırganların ölümüyle sonuçlandı.
- Gün içerisinde Türkiye’nin en önemli gündem maddelerinden biri olan Balyoz davasında tutuklu yargılanan tüm sanıklar aklandı ve aynı anda 236 kişi beraat etti! Söz konusu sanıklar darbe yapma suçundan ağırlaştırılmış cezalarla yargılanıyorlardı.
- Gece saatlerinde Selimiye kışlasına yakın bir üst geçitte yangın çıktı.
Yorum sizin…