İttifak yasasının apar topar Meclis’ten geçirilmesi muhalefetin tepkisini çekti. CHP Lideri, ‘Sopalı seçim hazırlığı’ derken; HDP Eş Genel Başkanı Temelli, “Referandumda minareyi çalmışlardı, kılıfı da dikildi” ifadelerini kullandı
AKP-MHP ortaklığında hazırlanan sandık ve seçim güvenliğini riske atan düzenlemelerle dolu seçim ittifakının gece yarısı apar topar Meclis’ten geçirilmesine muhalefet sert tepki gösterdi. Teklifin yasalaştırılmasının ardından AKP ile MHP’nin aksine grup toplantılarını iptal etmeyen CHP ve HDP, halk iradesinin gasp edildiğini ve sandık usulsüzlüklerinin yasalaştığını savundu. Muhalefet, mücadele sözü de verdi.
‘Biri seçim biri baraj derdinde’
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, “İttifak ve seçim hileleri kanunu görüşüldü. Recep Bey, ‘nasıl bir daha Cumhurbaşkanı seçilebilirim’ diyor. Devlet Bey ‘barajı aşmam lazım’. Birisi seçim, birisi baraj derdinde yan yana geldiler. Milletten kaçırıyorlar. Biz ittifaka karşı değiliz, ittifak ne zaman yapılır? Parlamento vardır, ittifak yaparlar ama parlamentodan bakan seçemiyorsanız, işlevi sıfırlamışsanız siz neden ittifak yapıyorsunuz?” dedi.
‘Sopalı seçim hazırlığı’
“Bu teklifin 7 özelliği var” diyen Kılıçdaroğlu, maddeleri şöyle sıraladı; “Haksız temsil artıyor, milli irade gasp ediliyor. Baraj fiilen artarak devam ediyor. İki baraj getiriyorlar biri yüzde 10, diğeri 51. Anayasa’nın eşitlik ilkesine ve temsilde adalet ilkesine aykırı. Bu teklif seçim güvenliğini ortadan kaldıracak niteliktedir, mühürsüz oy pusulalarını geçerli hale getiriyorlar. Bu teklif aynı zamanda sopalı seçim hazırlığıdır. Partilerin denetimini azaltmak amaçlanmaktadır. Sandığı seçmenden kaçırma planları yapılıyor, vali istediği sandığı istediği yere koyabilecek.”
‘2019’da onu indireceğim’
Yurttaşlara seslenen CHP Lideri, “Masa başında, oyumu artırmadan milletvekili sayısını artıracağız diye yola çıkanları, biz sandığa gömeceğiz. Sözüm sözdür, bütün sandıklara sahip çıkacağız. Bütün sandıklarda bizim elemanlarımız, bizim arkadaşlarımız olacak. Ne yaparlarsa yapsınlar, 2019’da o zatı oradan aşağı indireceğim. Sözüm sözdür. Kim olursa olsun, sel gibi akacağız ve sandıklarda kazanacağız” diye konuştu.
‘Minareyi çalmışlardı, kılıfı da diktiler’
16 Nisan Referandumu’ndaki usulsüzlükleri hatırlatan HDP Eş Genel Başkanı Sezai Temelli ise, “Minarenin kılıfı dün akşam [önceki akşam] dikildi. Referandumda kılıfsız bir şekilde minareyi çalmışlardı. Yangından mal kaçırırcasına yasayı geçirdiler. Böylece aslında referandumdaki ne kadar hile, şaibe varsa yasalaşmış oldu. Hangi koalisyonu kurarlarsa kursunlar bu tür yasalara muhtaç oldukları için aciz içindeler, bilin ki seçimi şimdiden kaybetmişlerdir” diye konuştu.
Temelli, yasa maddelerine dair itirazlarını ise şöyle sıraladı; “Kimin kiminle nerede oy kullandığını saklamaya çalışıyorsun. Kim bilir kaç mevta oy kullanacak? Kim bilir kaç tane vatandaş olmayan insan oy kullanacak? Sandık başkanları kamu görevlilerinden olacak diyorlar. Sen kamu görevlilerini başında KHK kılıcını sallarken hangi kamu görevlisi itiraz edecek, tarafsız olacak?”
Bahçeli de ‘kandırıldı’
“Hilebaz hileden vazgeçmez” diyerek AKP’yi işaret eden Sezai Temelli, MHP’nin kandırıldığını savunarak şu ifadeleri kullandı; “Yasaya yine bir şey sıkıştırmışlar. D’hondt sistemi uygulanıyor. İttifak yapan partiler için aynı yere mühür basılacak, kayma olursa geçerli sayılacak. Oylar partilerin oy oranında yeniden dağıtılacak. Anketlerde bile kararsız oylar dağıtılırken bir senaryosu vardır. Burada senaryo falan yok, düz hesap. Hani o ittifak yasasına çok destek veren, sabaha kadar Meclis’te bekleyen Bahçeli var ya onu da atlatmışlar. Bu oyların yeniden dağılımında da D’hondt sistemini uygulamaya koymuşlar. Yasa geçti gitti, geçmiş olsun Bahçeli. Onlar 40 vekil hesabı yapıyor ya 5 vekille kapı ağzında otururlar, beşinci parti olarak.”
Beştaş: Seçim suçları yasalaştı
Meclis’te basın toplantısı düzenleyen HDP Grup Başkanvekili Meral Danış Beştaş da, “Bu bir seçim hilelerinin meşrulaştırılması, seçim suçlarının yasallaştırılmasıdır. AKP’nin hırsızlık siciline yeni bir aşama eklemesidir” değerlendirmesini yaptı.
Meclis tarihinde ender günlerden birinin yaşandığını ve çalışmaların 20 saati aştığını söyleyen Beştaş, “Neden çünkü AKP-MHP koalisyonu kendisine gelecek kurabilmek için, faşizmi tahkim etmek için bu yasa teklifini hızlıca getirdiler. Kötü bir güne uyandık ama bunu iyi günlere evireceğimiz günler de yakındır” dedi.
Sicile ‘kanun hırsızlığı’ da eklendi
“AKP iktidarı MHP ile birlikte hırsızlık serüvenine kanun hırsızlığını ekledi” diyen Beştaş, şöyle devam etti; “Seçim yasasına ilişkin değişikliklerin hukukla siyasi teamüllerle ilgisi yoktur, yolsuzluğu meşrulaştırmak için yapılan bir çalışmadır. Tüm muhalefetimize rağmen tek bir virgül bile değişmemiştir. Komisyon aşamasına gelmeden önce iki büyük ortak kendi aralarında uzlaştılar. ‘Acelemiz var’ dediler. Yangından mal kaçırıyorlar. Bu teklifin yasallaşmış olmasının Türkiye’de karşılığı şu: Halk iradesini tanımıyoruz, halk istediği oyu atsın biz istediğimiz sonucu çıkarırız.”
***
CHP, AYM’ye götürüyor
CHP Grup Başkanvekili Özgür Özel, ittifak yasasını Anayasa Mahkemesi’ne (AYM) götüreceklerini belirterek, “Meclis’teki mücadele bitti ancak Anayasaya aykırılık konusunda Anayasa Mahkemesi’nde, seçim güvenliğini tehdit eden bütün bu kumpaslara karşı adil bir seçim yapabilme olanaklarının tamamını zorlayacak, seçim güvenliğiyle ilgili büyük bir mücadele göstereceğiz” dedi.
TBMM’de açıklama yapan Özel, “Üzerlerinde anlaşmaya vardıkları bu kirli ittifakı noktasına virgülüne dokunmadan, dokundurtmadan alt komisyonda, bütün bir hafta komisyonda ve 20 saatlik görüşmenin sonunda Meclis’te geçirmeyi marifet bildiler” dedi.
Cumhuriyet kazanımlarını koruyacaklarını belirten Özel, şöyle devam etti; “Televizyonun olmadığı bir güne ittifak yasasını alanların, televizyon açılamadan 20 saatte bu işi kotarmak için elinden geleni yapanların suçluluk telaşını gözlerinde gördük. Meselenin modernleşme, çağdaşlaşma, demokratikleşmeyle ilişkili hesaplaşma olduğu, geriye gidiş olduğu, yetkileri Meclis’ten alıp Saray’a devredip Türkiye’de demokrasiyi ortadan kaldırmak olduğu ve onun kirli ittifakı olduğu da ortaya çıktı.”