AdiLMedya – İşte Erdoğan’ın konuşmasından satır başları:
Az önce Milli Eğitim Bakanımız, Milli Eğitim’le ilgili olanları ifade etti. Ben tekrar ifade edeceğim. Toplam 33 trilyon yatırım bedeli olan bu eğitim kurumlarının bir kısmı ayrıca hayırseverlerimizin desteğiyle inşa edildi. Hepsini tebrik ediyorum.
Benim siyasi hayatımda Siirt’in ayrı bir yeri var.
Ana muhalefetin başındaki zat benimle ilgili dün bir ifade kullanmış. Cevap vermeye değmez ama Siirt’ten Kayseri’ye Kayserili kardeşlerim cumhurbaşkanlarını iyi tanır.
Diyor ki, “nerede ne konuşacağını da bilmiyor Cumhurbaşkanı” diyor, “Evren gibi Kuran’ın istismarını yapıyor” diyor. Sayın Kılıçdaroğlu , ben Kuran ile büyüdüm, Kuran ile yaşıyorum. Onu sen kendine söyle. Kendi şahsında Kuran’ın yerinin ne olduğu malum.
Beyefendi nereden buraya geldi? Hani ben dedim ya, “Diyanet İşleri Başkanlığı Kürtçe kuran meali yayınladı” dedim ya, bundan beyefendi rahatsız olmuş. Bu bir istismar mı? Biz ülkemizde her dilde inşallah Diyanet İşleri Başkanlığımız biraz sonra anlatacağım, bu da Kürtçe Kuran meali. Bunu da niye söylüyorum? Malum terörün beslediği siyasi parti ne diyor? Maalesef çok ilginç. “Diyanet işlerini kapatacağız” diyor.
Yahu bunlar maalesef cami duvarına pislemeye başladılar. İstismarsa istismarını yapıyorlar. Her türlü yol bunlarda var. Ve birisi ana muhalefet diyor ki imam hatipleri kapatacağım. Dün Kayseri’de diyor ki “hayır ben öyle demedim”.
Ne dedin? 1+8+4. Bir cumhurbaşkanı olarak bana yanlışları düzeltmek düşer. Bir defa o yetkiyi sen nereden alıyorsun? Milletin verdiği yetkiyle bu parlamentodan 12 yıllık zorunlu eğitim geçti ve imam hatiplerin meslek liselerinin önündeki engeller kaldırıldı. Siz orta kısmı kapattınız ve imam hatiplerin sayısı öğrenci sayısı 60 bine düşmüştü, şimdi bir milyona çıkınca rahatsız oldular.
Hani özgürlüklerden yanaydınız? Niye rahatsız oluyorsunuz? Anne baba nereye gönderirse bırak göndersin, karışma. Terör destekli olan siyasi parti, benim inançlı Kürt kardeşlerimi istismar ediyor. Şimdi ben buradan inançlı inançsız Kürt kardeşlerime sesleniyorum, 7 Haziran’da bu oyunu bozun. Çıkmış ne diyor, bakın çok enteresan.
“Taksim bizim Kâbe’mizdir” diyor. Bizim Kâbemiz bellidir. “Kabe, Arap’ın olsun bize Taksim yeter” diyorlar. Bunlara ders gerekmiyor mu? Bizim dersimiz sandıkta, tarafım ama ben milletin tarafındayım.
Milletin inancına eğitimine hatta kılığına kıyafetine düşman bir anlayış bu millete yıllarca kan kusturdu.
70 yıl önce ne dayatılıyordu? Kabe Arabın olsun bize Çankaya yeter deniyordu. Zihniyet aynı. Bunlar aynı faşist kafanın farklı tezahürleri. İnanın aralarında zerre kadar fark yok. Tek parti CHP’si bu milleti inancından medeniyetinden kopartıp, kendi ideolojik saplantılarına uygun toplum inşa etmeye çalışıyordu. Onun taklitçisi parti de benim Kürt kardeşlerimi inancından medeniyetinden kopartıp, kendi saplantılarının esiri haline dönüştürmek istiyor. Bölgede pek çok imam, din görevlisi bölücü örgüt tarafından saldırıya uğradı. Kuran kursuna saldırdılar, okulları yaktılar, pansiyonları yaktılar. Bunların yandaşları İstanbul’da sırf sakalından dolayı insanlara saldırdı. İş yerlerini araçlarını taşladı. Kendilerinin kimsenin inancına kesinlikle saygı diye bir derdi yoktur.
Geçenlerde bir muhtarımızı öldürdüler değil mi? Buyrun, şu anda her şey tespit edilmiş vaziyette. Yardım yataklık yapanlar belli. İş takip ediliyor. Hani sen Kürttün? Niye bir Kürt muhtar kardeşimizi vuruyorsun, öldürüyorsun? Soruyorum.
TRT Kürdi kanalından mevcut durumda Kürtçe mevlit okunabiliyor. Artık Diyanet İşleri Başkanlığımız, cami cemaatini kontrol altında tutmak için değil, onlara hizmet etmek için çalışıyor. Bunu da en iyi İslama samimiyetle sadakatle sarılmış olan bölgedeki kardeşlerim bilir. Kürt kardeşlerimin İslama hizmetleri, ibadetlerine olan bağlılıklarıyla sınırla değil. Siz Selahaddin Eyyubi’nin torunlarısınız.
Geçmişte devletin bu kurumları yok etme projesini, bugün bölücü örgüt adına maalesef adım adım hayata geçirenler var. Bugün Türkiye’de Boko Haram gibi, DAEŞ gibi örgütler faaliyet gösteremiyorsa en büyük pay Dinayet İşleri Başkanlığımızındır. Ülkemizde mezhep çatışması tutmuyorsa, bunda Diyanet’in büyük rolü var. Bütün bunlarla beraber bugün atmamız gereken en önemli adım ne diyor Siirtli İbrahim Hakkı hazretleri.