Bahçeli’nin çıkışının ardından bir anda başkanlık tartışmalarına evrilen anayasa değişikliği hazırlıklarını eleştiren CHP’li Emir: Bahçeli ile AKP arasında anlaşma olsa gerek. Demokrasiden yana olan bütün güçler başkanlığa karşı bir cephe oluşturmalı
Başkanlık sistemi dayatmasının ardından 16 Şubat’ta ‘devrilen’ ve 15 Temmuz Darbe Girişimi’nin ardından çalışmalarına yeniden başlayan Anayasa Uzlaşma Komisyonu’nda, Yüksek Yargı’nın yapısına yönelik değişiklik görüşmeleri yapılırken, komisyonun gündemi MHP lideri Devlet Bahçeli’nin çıkışıyla ‘birden’ Başkanlık Sistemi’ne evrildi.
Komisyonun devrilmesinden beş ay sonra yeniden, ancak bu kez HDP olmadan masaya dönen partilerin ilk gündemi Genelkurmay ve MİT’in Cumhurbaşkanı’na bağlanması ile Yüksek Yargı’nın yapısında değişiklik görüşmeleri olmuştu. Ancak Bahçeli’nin geçen hafta yaptığı, “Karşımızda iki temel tercih bulunmaktadır. Parlamenter sisteme devam edelim mi, yoksa Başkanlık Sistemi’ne geçelim mi? Başkanlık Sistemi’ne geçme arzusu taşıyanlar bir de fiili durum yaratmıştır. Bu fiili durum bu şekliyle devam ederse Türkiye bir kriz ve kaos ortamına sürüklenebilir. Bunu da aşmak lazımdır. Siyaseti yeni bir kaos ve kriz dönemiyle tıkamamak lazımdır” açıklaması konuyu yeniden Başkanlık Sistemi’ne getirdi.
Bu çıkışa CHP ve HDP’den tepki gelirken; Başbakan Binali Yıldırım, Bahçeli’ye teşekkür etti.
‘Ortada bir anlaşma var’
Bahçeli’nin açıklamalarını ve Başkanlık Sistemi’ne yönelik tartışılan Anayasa değişikliği gündemini değerlendiren CHP Anayasa Komisyonu Üyesi ve Ankara Milletvekili Murat Emir, Bahçeli’nin kendi partisine bile anlatamadığı bir anlaşmanın var olduğunu söyledi.
Bugüne kadar Bahçeli ve onun MHP’sinin Başkanlık ile ilgili bir Anayasa değişikliğine olumlu bakmadığını her fırsatta deklare ettiğini ancak şimdi bir anda ‘U dönüşü’ yapıldığını ifade eden Emir, “Kim ne derse desin bu bir ‘U’ dönüşüdür. Bahçeli, Başkanlık Sistemi ile ilgili açıklamasını yaptığı ilk anda, ‘Devlet Bey bunu demek istemedi’ diyen MHP yöneticileri bile oldu ama görülüyor ki ortada ciddi bir anlaşma var” dedi.
‘U dönüşünün açıklaması olmalı’
AKP ve MHP arasında varılan başkanlık anlaşmasının ne karşılığında yapıldığının da önemli olduğunu dile getiren Emir, şöyle devam etti;
“Bu ‘U’ dönüşünün bir açıklaması olmalı. ‘Sistem krize girdi, Anayasa’yı sisteme uyarlamak lazım’ diyorlar ama bu gerçekçi bir gerekçe değil. Buna kimse inanmaz. Kendi tabanları da dahildir inanmayacaklara. MHP’nin kendince bir şeyler alıyormuş görüntüsü vermeye çalışması da inandırıcı değil. İki konuda kırmızı çizgisi olduğu ifade ediliyor MHP’nin. Birincisi ‘federasyonlar olmayacak, üniter devlet olacak’ şeklinde ama zaten çözüm sürecinin sona ermesinin ardından federasyon tartışmaları da son bulmuştu. AKP dahil hiçbir partinin federasyon talebi bulunmuyor. İkincisi, Anayasa’nın ilk dört maddesine dokunulmaması. İlk dört maddenin değişmemesi üzerinde HDP hariç üç partinin görüş birliği zaten var. Şimdi bir anlaşma yapıyormuş görüntüsü altında kendi tabanına bu ‘U’ dönüşünü kabul ettirmeye çalışıyor olabilirler ama ben burada kabul edilebilecek bir şey görmüyorum. Muhtemelen Devlet Bahçeli ile AKP arasında başka türlü bir anlaşma olsa gerek.”
‘Başkanlığın tartışılmasına bile karşıyız’
“Biz açık seçik Başkanlık Sistemi’nin tartışılmasına bile karşıyız” diyen Murat Emir, şu ifadeleri kullandı; “Evet, Türkiye’nin özgürlükçü ve demokratik bir anayasaya ihtiyacı var ama bu anayasanın yapılabilmesi için özgürlüklerin yerleşmiş olması, bağımsız yargının olması, üniversitelerin, sivil toplumun, sendikaların bu konuyla ilgili konuşabilmesi gerekiyor. Oysa bugün Türkiye’de bağımsız bir medyadan, bağımsız bir yargıdan bahsetmek mümkün değil. OHAL eliyle bütün muhalif kesimlerin sesi kısılıyor ve böyle bir ortamda tek kişinin konuştuğu, o kişinin istemediğinin konuşamadığı bir Türkiye’de anayasa tartışması yapılması olanaksız olduğu için burada Başkanlık Sistemi tartışması yapmayı doğru bulmuyoruz. CHP olarak bu tür arayışların karşısında olacağız. Bu noktada sadece CHP değil, demokrasiden yana olan bütün güçlerin de ortaklaşa bir cephe oluşturması ihtiyacı apaçık ortada.”
‘Türk Tipi değil Asya Tipi Başkanlık’
CHP’li Vekil, AKP’nin kafasındaki başkanlık planıyla Cumhuriyet’in bitirileceği uyarısında bulundu; “2013’teki taslaklarına ve basından öğrendiğimiz kadarına baktığımız zaman Türk Tipi Başkanlık diye sunmaya çalıştıkları şey, asıl olarak bütün denetleme ve mekanizmalarının kaldırıldığı bir Başkanlık Sistemi. Bu, Orta Amerika’da ve Asya’da gördüğümüz gibi bir başkanlık. Bir kişiye dönük olarak yapılan ve o bir kişinin dilediğini yapabildiği herhangi bir denetleme ve dengeleme mekanizmasının olmadığı bir sistemi getirmek istiyorlar. Bu sistemin gelmesi, demokrasinin de Cumhuriyet’in de sonu olur.”