• Anasayfa
  • Gündem
    • Politika
    • Yaşam
    • Türkiye
    • Dünya
  • Emek
  • Kadın
  • Ekonomi
  • Eğitim
  • Ekoloji
  • Sağlık
  • Bilim & Teknoloji
  • Yazarlar
  • Arka Sayfa
    • Fikir & Yazı
    • Belgesel & Film
    • Eylem & Etkinlik
    • Fotoğraf & Karikatür
    • Kitap & Dergi
    • Müzik & Video
Adil Medya
  • Şubat 22, 2019
  • Hakkımızda
  • Yayın İlkeleri
  • Künye
Adil Medya

Şubat 22, 2019
  • Anasayfa
  • Gündem
    • Politika
      'Pusulayı demokrasiden yana çevirmenin zamanı geldi'

      'Pusulayı demokrasiden yana çevirmenin zamanı geldi'

      Karamollaoğlu: Muhalefetin yanlış politikaları iktidarın hatasının üstünü örtmez

      Karamollaoğlu: Muhalefetin yanlış politikaları iktidarın hatasının üstünü örtmez

      Erdoğan: Yeni bir göç dalgası yaşanması halinde artık biz bunu tek başına göğüsleyemeyeceğiz

      Erdoğan: Yeni bir göç dalgası yaşanması halinde artık biz bunu tek başına göğüsleyemeyeceğiz

      Zeybekci: Lafını evirip çeviren bir adam değilim, kimse kimseye dini terbiye vermeye kalkışmasın

      Zeybekci: Lafını evirip çeviren bir adam değilim, kimse kimseye dini terbiye vermeye kalkışmasın

    • Yaşam
      34 yaşındaki gencin ardında bıraktığı not yürekleri dağladı: İşsizlikten bunaldım, hakkınızı helal edin

      34 yaşındaki gencin ardında bıraktığı not yürekleri dağladı: İşsizlikten bunaldım, hakkınızı helal edin

      Adana’da 5 yaşındaki çocuğa haciz

      Adana’da 5 yaşındaki çocuğa haciz

      Hayvan hakları araştırma komisyonu neden kurulmuyor?

      Hayvan hakları araştırma komisyonu neden kurulmuyor?

      14 Şubat Sevgililer Günü nereden çıktı?

      14 Şubat Sevgililer Günü nereden çıktı?

    • Türkiye
      'Pusulayı demokrasiden yana çevirmenin zamanı geldi'

      'Pusulayı demokrasiden yana çevirmenin zamanı geldi'

      Avukatlar, Cumhuriyet davasında cezaların onanmasına tepki için Çağlayan’da buluştu

      Avukatlar, Cumhuriyet davasında cezaların onanmasına tepki için Çağlayan’da buluştu

      Süleyman Soylu'dan 'taciz' tehdidi

      Süleyman Soylu'dan 'taciz' tehdidi

      34 yaşındaki gencin ardında bıraktığı not yürekleri dağladı: İşsizlikten bunaldım, hakkınızı helal edin

      34 yaşındaki gencin ardında bıraktığı not yürekleri dağladı: İşsizlikten bunaldım, hakkınızı helal edin

    • Dünya
      Vatikan 4 günlük konferansta kilisede çocuk istismarına çözüm arıyor

      Vatikan 4 günlük konferansta kilisede çocuk istismarına çözüm arıyor

      "ABD'nin koalisyon gücündeki Avrupalı müttefikleri de Suriye'den çekiliyor"

      "ABD'nin koalisyon gücündeki Avrupalı müttefikleri de Suriye'den çekiliyor"

      Fransa'da grip salgını çok sayıda can kaybına neden oldu

      Fransa'da grip salgını çok sayıda can kaybına neden oldu

      QSD: Cephe savaşı bitti, IŞİD için yeni strateji belirledik

      QSD: Cephe savaşı bitti, IŞİD için yeni strateji belirledik

  • Emek
  • Kadın
  • Ekonomi
  • Eğitim
  • Ekoloji
  • Sağlık
  • Bilim & Teknoloji
  • Yazarlar
  • Arka Sayfa
    • Fikir & Yazı
      Kiralık itibar: Ne yaparsan yap olmuyor bazen!

      Kiralık itibar: Ne yaparsan yap olmuyor bazen!

      Gönüllüler, dayanışma bayrağını taşıyan emanetçilerdir

      Gönüllüler, dayanışma bayrağını taşıyan emanetçilerdir

      Şehir dışındaki "Şehir hastaneleri"

      Şehir dışındaki "Şehir hastaneleri"

      Prof. Dr. Sinan Canan: Aylaklık da ustalık ister!

      Prof. Dr. Sinan Canan: Aylaklık da ustalık ister!

    • Belgesel & Film
      Ruanda soykırımı Netflix'te

      Ruanda soykırımı Netflix'te

      Soma'da ölen 301 madenciyi anlatan oyun yasaklandı

      Soma'da ölen 301 madenciyi anlatan oyun yasaklandı

      Borç: 'İyi insan' profilini sorunsallaştıran bir yerli film

      Borç: 'İyi insan' profilini sorunsallaştıran bir yerli film

      Aynı gün kapanan iki sinema dergisi

      Aynı gün kapanan iki sinema dergisi

    • Eylem & Etkinlik
      'Pusulayı demokrasiden yana çevirmenin zamanı geldi'

      'Pusulayı demokrasiden yana çevirmenin zamanı geldi'

      Türkiye’de bir ilk:  Babek el-Hürremî Semineri

      Türkiye’de bir ilk: Babek el-Hürremî Semineri

      Veli Saçılık: Türkiye’de İslami kesim sosyalistlerden daha materyalist

      Veli Saçılık: Türkiye’de İslami kesim sosyalistlerden daha materyalist

      Sarp Kuray: Mağlubiyetimizin en büyük nedeni dini ıskalamamızdır

      Sarp Kuray: Mağlubiyetimizin en büyük nedeni dini ıskalamamızdır

    • Fotoğraf & Karikatür
      Hayata, Ölüme ve Fotoğraflara Dair...

      Hayata, Ölüme ve Fotoğraflara Dair...

      e-Devlet'in başlattığı soyağacı sorgulama, başlamadan çöktü

      e-Devlet'in başlattığı soyağacı sorgulama, başlamadan çöktü

      “Küçük Picasso” olarak anılan Afgan mülteci Fahrad Nouri ilk sergisini açıyor

      “Küçük Picasso” olarak anılan Afgan mülteci Fahrad Nouri ilk sergisini açıyor

      Her anın tanıkları

      Her anın tanıkları

    • Kitap & Dergi
      'Diktatörlerin en büyük düşmanı kitaplardır'

      'Diktatörlerin en büyük düşmanı kitaplardır'

      Yazı yazmanın büyüsü

      Yazı yazmanın büyüsü

      Aynı gün kapanan iki sinema dergisi

      Aynı gün kapanan iki sinema dergisi

      Heyecan veren bir İbn Battûta çalışması

      Heyecan veren bir İbn Battûta çalışması

    • Müzik & Video
      Hayata, Ölüme ve Fotoğraflara Dair...

      Hayata, Ölüme ve Fotoğraflara Dair...

      Yedi Harfe Yükselmiş Bir Ses: Neşet Ertaş

      Yedi Harfe Yükselmiş Bir Ses: Neşet Ertaş

      Klasik Müzik Dinlemek Yaşamınızı İyileştirir mi?

      Klasik Müzik Dinlemek Yaşamınızı İyileştirir mi?

      Bir alternatif yaşam alanı modeli: Sacred Aeon Festival

      Bir alternatif yaşam alanı modeli: Sacred Aeon Festival

R. İhsan Eliaçık

R. İhsan Eliaçık

‘Barış Dini’nin Savaşçı Tarihi

Şubat 1, 2015 Yazılar 6 comments 2097

Facebook Twitter Google+ LinkedIn Pinterest

   Günümüzde İslâm ve şiddet tartışmaları yapılırken Hazreti Muhammed’in girdiği savaşlara da çokca gönderme yapılır. Ancak bilinmelidir ki, peygamber dönemindeki savaşlar hep kendini savunma, Müslümanların can ve mal güvenliğini koruma amaçlıdır. Zaten Kuran-ı Kerim’e göre saldırı yoksa savaş da yoktur. Müslümanlar ancak kendilerini savunmak için silaha başvurabilirler. Savunma sözkonusu değilken bir yeri işgal etmek, fethetmek, haraç kesmek, birilerini din adına öldürmek diye bir şey yoktur. Peygamber zamanındaki durum da genel hatlarıyla böyleydi.

  

   Peygamber 632 yılında vefat ettikten sonra Ebubekir (573-634) halife oldu. İki yıl halifelik yapan Ebubekir de peygamberin çizgisini sürdürdü. İkinci halife Ömer (581-644) döneminde ise durum değişti, Ömer’in on yıllık halifeliği boyunca İslam orduları yavaş yavaş civar kabilelere ve ülkelere yönelik işgal hareketlerine giriştiler. Ömer zamanında ordu Azerbaycan’a kadar gitmişti. Bunlar her ne kadar “fetih hareketi” denilerek meşrulaştırılmaya çalışılıyorsa da kendilerinden önceki Bizans ve Sasani İmparatorluklarının işgal hareketlerinden farksızdı.

   Şiddet sarmalına bir kez girildikten sonra, dışa dönük şiddetin içe yönelmemesine imkan yoktur. İçe dönük şiddetin İslâm dünyasını sarsan ilk olayı halife Ömer’in öldürülmesiydi. Mallarını yoksullara dağıtmaktan, vergilerini arttırmaktan söz etmesinin ürküttüğü zengin çevreler Ömer’i öldürttüler.

   Sonra gelen üçüncü halife Osman’ın (580-656) ikinci altı ayından itibaren muhalefet hızla yükselmişti. Muhalefetin sisteme barışcı yollardan katılma kanalları olmadığı için 12 yıllık halifeliğinin ardından o da öldürüldü. Dördüncü halife Ali de (599-661), Muaviye (602-680) ile girdiği beş yıllık bir iktidar mücadelesi ve binlerce insanın katledildiği savaşlardan sonra öldürüldü.  Böylece Müslümanların dört halifesinin üçü yine Müslümanlar tarafından uğradıkları suikastlerde öldürülmüş oldular.

   Müslümanlar arası şiddetin kökeninde bir siyaset ve iktidar mücadelesi vardı. Bugünkü tabirle demokratik mekanizma, yani iktidarın sulh yoluyla değişimini ve kitlelerin barışçı yollardan sisteme katılmasını öngören bir sistem yoktu. Halifenin ne kadar süre işbaşında kalacağı, iktidarın vazifelerinin ne olduğunu, yöneticileri kimin seçeceği, kaç yılda bir seçeceği bunlar hep belirsiz kaldı. Gelen ölene kadar gitmedi, iktidara gelmek isteyen de kanlı ihtilal dışında bir yol bulamadı. İslamın tarihsel tecrübesi de bu iktidar kavgaları yüzünden tıkandı kaldı.


   Kâbe’nin Yakılması

   Ali’yle Muaviye arasındaki kavgayı kazanınca Muaviye kendini halife ilan etti ve 91 yıl süren Emevi hanedanı dönemi başlamış oldu. Muaviye’nin ardından gelen oğlu Yezid de (646-683) birçok ayaklanmayı bastırmakla uğraştı. Bu ayaklanmaların en büyüğü ve kanlısı 680 yılında Kerbelâ’da yaşandı. Yezid’in ordusu bütün peygamber torunlarını katletti, Medine’yi bastı, sahabe kadınlara tecavüz etti ve ardından Mekke’yi işgal edip Kâbe’yi mancınıklarla fırlattıkları ateş toplarıyla yaktı. Kâbe’nin cayır cayır yakılmasından sonra diyebiliriz ki, en azından görüntü olarak “bu iş bitti”. İslam’ın adaletli, eşitlikçi, barışçı mesajı Kerbelâ’da toprağa gömüldü.

   Kerbelâ olayında olduğu gibi zorbalık yapıp büyük günahlar işleyenler, yaptıklarını meşrulaştırmak için kelam üretmeye, uydurmaya başladılar. Mesela, büyük hadis kitaplarından herhangi birinin iman bölümü açıldığı zaman şunların yazıldığı görülür: “Kalbinde hardal tanesi kadar imanı olan bir kimse deniz köpüğü kadar günah işlemiş olsa bile affolur”. Yani, “Kerbela’da bu katliamları yaptım ama kalbimde iman var. O zaman bu günahların affedilmesi lazım, çünkü peygamberimiz böyle buyurmuş!”

   Bu uydurmalara daha başka birçok örnek verebiliriz. İkindi namazı kılanların o günkü günahları affolur, Cuma namazı kılanların o haftaki günahları affolur, hacca gidenin bir yıllık günahları affolur, Arafat’a çıkanın kul hakkı da affolur… Bunların hepsi uydurmaydı ama hadis kitaplarına geçince nesilden nesile aktarıldı, bunların etrafında bir ilahiyat üretildi ve günümüze kadar ulaştı.


   Saltanat Devri Başlıyor

   Görüldüğü gibi daha İslamın ilk yüzyılında Müslümanlar arasında çıkan iç savaşlarda binlerce kişi hayatını kaybetmişti. Sadece Ali-Muaviye savaşlarında ölenlerin sayısı 100 bini buluyordu. 100 bin rakamını o günkü İslam dünyasının nüfusuyla orantılayıp günümüze uyarladığınızda durumun korkunçluğu ortaya çıkar.

   Muaviye’nin Emevi darbesi oligarşik bir dini diktatörlük dönemi başlattı ve inşa edilen süreç İslam dünyasının sonraki tüm asırlarını etkisi altına aldı. Emevi darbesiyle birlikte “Sünni Saltanat İdeolojisi” ve “Şii İmamet Mitolojisi” diyebileceğimiz bir iktidar ve bir de ana muhalefet akımı oluştu. Siyasi krizler bu iki ana akım üzerine bina edildi, bunlar dışında başka bir yol üretilemedi. Emevilerden sonra gelen Abbasiler, Selçuklular ve Osmanlılar dönemleri bu açıdan birbirinin tekrarı ve devamıdır. Bu 14 asır boyunca İslam dünyasında barış içinde geçen 10 yıl bile yoktur. Sürekli ayaklanmalar, ayaklanmaları bastırmalar, kanlı ihtilaller, saray darbeleri, fetihler, işgaller, saltanatın bekâsı için evlat boğdurmalar…

   Diğer taraftan Ömer döneminde başlayan fetih hareketleri İç Asya’dan İspanya kıyılarına kadar askeri açıdan zaferler silsilesi getirmişse de siyasi açıdan fethedilen uygarlıkların mirasının da devralınmasını gerektirmişti. Bir yandan Sasanilerin bir yandan Bizans’ın devralınmaya başlaması sürecinde Hz. Muhammed’den önceki eski dünya alışkanlıklarının İslam dünyasına sızmasına mani olunamadı.

   İslam dünyasında, demokrasi batılıların sembolü sayıldığı için bir küfür olarak görünür ama nedense saltanat denildiği zaman kimse rahatsız olmaz. Halbuki saltanat da Muaviye tarafından Bizans’tan örnek alınarak İslam dünyasına sokulmuştur. Zaten İslamın demokratik yorumu Bizans’tan saltanat, harem hayatı, saray hayatı ithal edilerek boğuldu. Saltanat, İslâm’ın siyasi reformlarının gelişmesine engel olduğu gibi iç ve dış şiddetin meşrulaştırıcısı da oldu.

   Saltanat, İslâmi bir yönetim biçimi olmadığı gibi İslâm’a aykırıdır da. Birincisi İslâm’daki rıza ilkesine aykırıdır. Rızasını almadığın bir kadınla evlenemezsin, bir esnaftan rızası dışında mal alamazsın, rızasını almadan kimseyle anlaşma yapamazsın, yönetemezsin. Ancak İslâm’ın aksine saltanatta rıza yoktur ve ontolojik olarak da olmasına imkan yoktur. İkincisi, evlat katli islam hukukunda çok büyük bir suçtur. İslam hukuku işletilse, evlat katleden padişahların yargılanmaları gerekir. Üçüncüsü, İslâm’da cariye hayatı kesinlikle yoktur. Dördüncüsü, devşirme sistemi, yani çocukları ailelerinin elinden alıp ismini dinini değiştirmek İslâm’a aykırıdır. Saltanatın olduğu yerde aslolan din değil saltanattır.

   Osmanlı Devleti’nin çöküşüyle birlikte İslâm dünyası yepyeni bir döneme girdi. Bu dönemin en önemli özelliği İslâm medeniyetinin adeta tarih sahnesinden çekilmesi ve İslâm coğrafyasının sömürge haline getirilmesiydi.

   İslâm düşüncesinde 1930’lu yıllarla 1990’lı yıllar arasında görülen Hasan el–Benna, Mevdudi, Humeyni gibi simaların söylemlerinde radikalleşme eğilimi ortaya çıktı. Bu eğilimin sahipleri, Osmanlı Devleti’nin son dönemindeki İslâmcılar,  “devleti kurtarma” temayülünün aksine “devlet kurma” düşüncesindeydiler. Çünkü uluslararası arenadan tümden silinmenin doğurduğu bir sonuç olarak, acilen bir devlet kurmaları gerekiyordu. Bu da haliyle cemaat, parti, teşkilat, devrim, kıyam, ayaklanma gibi kavramların öne çıkmasına sebep oldu.


   Farklı Fikre Sıfır Tolerans: Selefilik

   İslâm düşünce tarihi içinde yeniliğe en çok karşı olup zihinleri geçmişe dönük çalışanlar Selefî denilen gruplardır.

   Peygamberin vefatının ardından, “Peygamberin olmadığı çağlarda Müslümanlar kime uyacak?” sorusu ortaya atılıp Müslümanlar arasında siyasi, iktisadi ve fikrî birlik sağlanamayınca farklı sesler çıkmaya başladı. Yaşayan, kendisine vahiy inen bir peygamber olmayınca ne olacaktı? Bir tartışma olduğunda, peygamber otorite boşluğunu dolduruyordu ama vefatının ardından Müslümanlar birbirine girince, hele Muaviye savaşlarında yüz bine yakın insan ölünce büyük bir kaos ve travma yaşadı İslam dünyası. Selefîlik akımı, bu travma sonucunda, “Herkes kafasına göre konuşup durmasın, ayet ne diyorsa ona uyalım” denilerek ortaya çıkan zahiri ve şekilci bir çabaydı. Selefîler, “Ayetlerle ilgili kimse yorum yapmasın, kimse aklına başvurmasın, kimse kendi görüşünü oluşturmasın. Böyle yapınca birlik olamıyoruz. Bu nedenle ayetin dışsal ilk anlamı ne diyorsa ona uyalım” derler.

   Bunlar bir tek görüş olsun ve herkes ona uysun istiyorlar ama pratikte birçok farklı fikir çıkmasına engel olamıyorlar. O zaman da farklı görüş sahiplerini yok etmek için şiddete ve silaha başvuruyorlar.

   Selefîlikten söz etmişken, bu akımın 18. yüzyılda Suudi Arabistan’da ortaya çıkan temsilcisi Vahabilik’ten de söz etmek gerekir. Selefî iddialarla ortaya çıkan Muhammed bin Abdülvahab, yoruma karşı çıkıyor, ayetlere, hadislere birebir uymak gerektiğini söylüyordu. Muhammed İbni Suud, yani Suudi Arabistan’ın kurucusu, Muhammed bin Abdülvahab’ın çizgisindeydi. Suudilere Vahabi denilmesinin sebebi budur.

   Selefîlerin ileri gelen alimlerinden biri İbni Teymiye’dir (1263-1328). Şiddetli tasavvuf karşıtıdır İbni Teymiye. Ünlü İslâm düşünürü ve mutasavvıf İbni Arabi’ye “şeyh-ül ekfer” der, kafirlerin şeyhi, en büyük kafir anlamında. Suudi Arabistan resmi olarak onun kitaplarını basar, dağıtır.

   Bugün de İslam dünyasındaki tartışmalardan rahatsız olan, farklı görüşlerden hazzetmeyen, zihni daha çok siyah beyaz çalışan, “Bir kişi imam olsun herkes buna uysun” diyen zihinler hemen Selefîliğe kayarlar. Suudi Arabistan tarafından da desteklenen kayarlar. IŞİD, El Kaide, El Nusra gibi hareketlerin kökeninde de bu tek tipçi ve farklılığa tahammülsüz zihin yapısı vardır. Bu zihin yapısının aslında Müslümanlıkla bir ilgisi yoktur. Sözgelimi solcu olsa Stalinist zorba olacak bu insanlar Müslüman olduğu için Müslüman zorba olmuştur.

   Bunların din algısında da sakatlık olduğu için iktidarı ele geçirdiklerinde inanç ve ritüelleri din olarak uygulamaya başlıyorlar. Kuranî bakış açısı şöyle bakar; bir insan öldürüyor mu, çalıyor mu, iftira ediyor mu, hak yiyor mu? Neye inandığı, hangi ibadeti yaptığı yapmadığı önemli değildir. Ama bunlar gücü ele geçirir geçirmez namaz kılıyor mu, başını örtüyor mu, hangi inançtan, hangi mezhepten, bunları takip ediyor. Böyle olunca ele geçirdiği devlet dini polis devletine dönüşüyor. Din namına insanlara kan ağlatmaya başlıyorlar. (Tarih Dergisi, Ocak 2015)

  • Facebook
  • WordPress

6 Comments

  1. ufuk duran
    26 Mart 2015 at 11:42

    Arkadaş Allah Kim ve ne istiyor bizden… Özü yok mu bu işin…
    Senden kuranı ezberlemeni istemiyor.. muttakiler için diyor işte cennet.
    Yani ben kıt aklımla yalnızca iyilikle yarışan güzellik yapan ayrı gayrı görmeyen Allah\’ın ipine sıkı sarılan kazanacak diye anlıyorum..
    Kadın dövmek. Ciddiye almamak. Baş örtmek bunlara takılan takılsın.. Müteşabihler kalbinde eğrilik olanlar içindir diyor.. Sivri sineği de o şekilde anlatıyor.. Allah bu misalle ne anlatmaya çalışmıştır diyeceklerdir diyor.. Bu yüzden dinin sadece temellerine baksak yetmiyormu muhkem olanlar…

  2. Eyüp ali kasarcı
    26 Mart 2015 at 12:07

    ihsan hocam eline diline yüreğine sağlık eyvallah fakat eksik. Eksik olan şu; Bunları kitap ile hemâl olanlar anlayabilir fakat ya diğerleri? İşte bu yüzden benim nacizane tavsiyem her biri için uzun uzadıya ayrıntılı bir makale ve ya hepsini bir araya toplayım yeniden ve çok daha ayrıltılı hâlde bir kitap. Bu toplumun buna ihtiyacı var.

    Selam.

  3. Hakan Lakin
    27 Mart 2015 at 09:12

    Elinize sağlık.

    Özellikle şu Hz.Ayşe\’nin 9 yaşında olduğu iddiaları çok çirkindi.

    Gerçi size de laf atanlar olur bu konuda.

    kolay Gelsin.

  4. halil kara
    27 Mart 2015 at 21:51

    2. iddian cok sacma. Erkek mi kole olacak peki

  5. süleymanyildiz
    31 Mart 2015 at 19:45

    Hz.Muhammed Ayşe diye biri ile evlenmemiştir. Sadece Ebubekir kendin Hz.Muhammed\’e vasi yapmak ve Halife seçilmek için Hz.Muhammed\’in ölümünden sonra kızı Ayşayı gagrı resmi bir nikâhla Hz.Muhammede eş yapmıştır. Hz.Huhammed Hatice Anadan başka evliliği söz konusu değildir.

  6. ziyad tahbub
    6 Nisan 2015 at 09:57

    MUTA NIKAHI DISINDA YAZILANLARIN HEPSI YANLIS.

Yorumunuzu bırakın Cancel reply

This site uses Akismet to reduce spam. Learn how your comment data is processed.

İlgili Haberler

Kur’an’da Yönetim İlkeleri Yazılar
Şubat 19, 2019

Kur’an’da Yönetim İlkeleri

HDP'nin Seçim Stratejisi Yazılar
Şubat 8, 2019

HDP'nin Seçim Stratejisi

Şüphe Yok Olursa... Yazılar
Ocak 25, 2019

Şüphe Yok Olursa...

Zaman Akışı

Şub 21 13:35
Dünya

Vatikan 4 günlük konferansta kilisede çocuk istismarına çözüm arıyor

Şub 21 13:30
Türkiye

‘Pusulayı demokrasiden yana çevirmenin zamanı geldi’

Şub 21 13:07
Türkiye

Avukatlar, Cumhuriyet davasında cezaların onanmasına tepki için Çağlayan’da buluştu

Şub 21 13:00
Dünya

“ABD’nin koalisyon gücündeki Avrupalı müttefikleri de Suriye’den çekiliyor”

Şub 21 12:41
Türkiye

Süleyman Soylu’dan ‘taciz’ tehdidi

Şub 21 12:37
Yaşam

34 yaşındaki gencin ardında bıraktığı not yürekleri dağladı: İşsizlikten bunaldım, hakkınızı helal edin

Şub 21 12:35
Türkiye

AİHM, Hasankeyf başvurusunu reddetti

Şub 21 12:31
Türkiye

Ayvacık’taki depremin bilançosu gün ağarmasıyla gözler önüne serildi

Şub 21 12:27
Dünya

Fransa’da grip salgını çok sayıda can kaybına neden oldu

Şub 21 12:24
Dünya

QSD: Cephe savaşı bitti, IŞİD için yeni strateji belirledik

Şub 20 12:20
Yaşam

Adana’da 5 yaşındaki çocuğa haciz

Şub 20 08:48
Türkiye

‘AOÇ arazisi üçüncü kişilere kiralanıyor’

Şub 20 08:45
Türkiye

AKP’li Özlem Zengin’den polis tacizini aklama yorumu

Şub 20 08:40
Türkiye

S&P: Türk lirasında dengelenme var ancak ekonomi daralacak

Şub 20 08:36
Politika

Karamollaoğlu: Muhalefetin yanlış politikaları iktidarın hatasının üstünü örtmez

Şub 20 08:33
Türkiye

‘Soğan fiyatları 10 liraya kadar çıkabilir’

Şub 20 08:30
Türkiye

Özel koruma alanı içindeki Eğirdir Gölü plajına otel inşaatı!

Şub 20 08:24
Dünya

Venezuela ordusu ABD yardımlarına karşı sınıra konuşlandırılıyor

Şub 20 08:22
Dünya

Esad yönetimi: Suriye’de Kürtlere özerklik vermeye karşıyız

Şub 20 08:19
Sağlık

Erken menopoza yola açan 14 neden

Şub 20 08:08
Türkiye

Erdoğan: Yeni bir göç dalgası yaşanması halinde artık biz bunu tek başına göğüsleyemeyeceğiz

Şub 20 08:02
Türkiye

‘Bir iktidar halkı bu kadar mağdur etmez’

Şub 19 09:15
Politika

Zeybekci: Lafını evirip çeviren bir adam değilim, kimse kimseye dini terbiye vermeye kalkışmasın

Şub 19 09:00
Dünya

Mısır’ın başkenti Kahire’de intihar saldırısı: İki güvenlik görevlisi hayatını kaybetti

Şub 19 08:57
Dünya

Lübnan’da dini gruplar resmi nikaha karşı çıkıyor

Şub 19 08:53
Dünya

Trump’ın acil durum kararı yargıya taşındı

Şub 19 08:49
Türkiye

Analiz: Likiditeyi artırmak güveni geri getirir mi?

Şub 19 08:29
Dünya

Trump Venezuela ordusunu üstü kapalı tehdit etti

Şub 19 08:25
Politika

Erdoğan’ın şehre ziyareti öncesi muhalefetin seçim afişlerinin üstü örtüldü

Şub 19 08:22
Türkiye

İstinaf mahkemesi, Cumhuriyet davasında cezaları onadı!

  • Fikir & Yazı
  • Eylem & Etkinlik
  • Fotoğraf & Karikatür
  • Kitap & Dergi
  • Belgesel & Film
  • Müzik & Video
  • Yukarı Dön