AdiLMedya – CHP nin emekliye iki maaş ikramiye vaadi (İkramiyeler için dini bayramların seçilmesi de akıllıcaydı) iktidarın kimyasını bozdu. Başbakan önce “Nereden bulacaksın” diye itiraz etti ama bu itirazın işe yaramadığı anlaşılınca da yüz liralık zammı vermek zorunda kaldı.
CHP güya sol partidir ama desteğini varlıklı kesimlere borçludur. Şişli, Çankaya ve gelişmiş bölgelerdeki yüksek oy oranı da zaten bunu gösteriyor.
Doksanlı yıllarda solcu yazarlar CHP’yi “Solcu olduğu için değil solcu olmadığı için” eleştiriyor ve asıl sol partinin Erbakan’ın Refah partisi olduğunu söylüyorlardı. Refah partisi yoksulların sorunlarına sahip çıktıkça ve Erbakan’ın başbakanlığı döneminde memura yüzde elli zam verdiğinde iktidar ve onun basını “Bu parayı nereden bulacaksın” demişlerdi.
Anlaşılan şimdi roller değişmiş. Muhalefetin asgari ücret 1500 lira olacak vaadi Davutoğlunu fena sıkıştırmışa benziyor. Davutoğlu, TOBB’un Ankara’daki genel kurul toplantısında konuşuyor ve iş adamlarını imdada çağırarak şöyle diyor:
“Asgari ücret biz iktidara geldiğimiz 154 liraydı şu anda 1054 lira. Asgari ücret bir komite tarafından kararlaştırılıyor. Asgari ücret kanunla fermanla verilebilen bir şey değil. Asgari ücrete hükümet karar vermiyor. Önemli olan işverenle işçimizin optimum bir oranda anlaşması. Böyle bir optimizasyon yapılması yapılmazsa, eğer işverenlerimizin üzerindeki yükler artarsa, iş yerleri kapanır. 100 kişi çalıştıran bir KOBİ’nin kaldıramayacağı bir yük verirseniz, rekabet gücü azalır. Bu tür irrasyonel politikaların iş dünyası üzerindeki etkilerini anlatın. Böyle irrasyonel politikalarla iş yerlerinin nasıl kapanacağını anlatın ki bir kere değil, iki kere değil, kırk kere düşünsünler.”
Davutoğlu’na göre asgari ücrete hükümet karar vermiyormuş. 949.07 lira olan ücreti de 1054 lira diyerek şark kurnazlığı yapmış ama olsun, bu paranın yeterli olmadığı çok açık.
Asgari ücreti bu haliyle savunmak mümkün mü? Bu konuya Akpartizan’ların ne dediğini merak etmiyorum çünkü onların hiçbir şeye inanmadığını biliyorum. Ancak halk nezdinde bu tartışmanın bir karşılığı var ve muhalefet iktidarın yumuşak karnından vurmaya devam ediyor.
Tartışma emekli için de asgari ücretli için de faydalıdır. Seçimi kim kazanırsa kazansın bu konulara eğilmek zorunda kalacaktır.
Davutoğlu’nun söylediklerine dönecek olursak, Davutoğlu “Karınızdan biraz fedakârlık edin de işçilerinizin az da olsa yüzünü güldürün. Bu sefalet sizi de bizi de yakar, uyuyan fitneyi uyandırmayın. Allah’tan korkun da işçinin hakkını verin, memleketin onların alın teriyle ayakta durduğunu unutmayın” demiyor da: “Böyle irrasyonel politikalarla iş yerlerinin nasıl kapanacağını anlatın ki bir kere değil, iki kere değil, kırk kere düşünsünler.”Diyor.
Ne kadar hazin…
Simit- çay hesabıyla iktidar olanların düştüğü hale bak.
Halk partisinin halkla ilişkisi olmadığı gibi, adalet partisinin de meğer adaletle ilgisi yokmuş.
Onlara herkesin bildiği bir atasözünü hatırlatırım:
Alma mazlumun ahını çıkar aheste aheste.
Bir de Ziya Paşadan:
Zulm İle âbâd olanın, âhiri berbâd olur.