Sevgili dostlar,
Cumartesi günü, bir tweet’in altına konan küçük, kırmızı kalp işareti, en kritik anda Türk-Amerikan ilişkilerini yeniden krize soktu.
Ergun Babahan’ın tweet’i, bir haftadır çok konuşulan bir dedikoduyu dillendiriyordu:
“Türkiye halkları, Bahçeli’siz bir siyaset dönemine hazır olmalı”.
Tweet’i önemli kılan, içeriğinden çok, ABD’nin Ankara Büyükelçiliği tarafından “beğenilmesi” oldu. Elçilik, “Hata oldu, özür dileriz” diyerek tweet’i sildiyse de iktidar ve MHP sözcüleri, bu “hata”dan, büyük komplo teorileri üretmekte gecikmedi. Dışişleri Bakanı ABD’yi kınadı; elçilik maslahatgüzarı Bakanlığa çağrılarak uyarıldı. AKP sözcüsü, henüz 1,5 aylık büyükelçi için soruşturma açılmasını, MHP, “istenmeyen adam” ilan edilmesini istedi.
Konunun bu kadar büyümesinin bir nedeni, ABD’nin Erdoğan’ı artık gözden çıkardığına ilişkin yaygın inanç ise, bir diğeri de Ankara’nın Suriye operasyonu için aylardır Washington’un “olur”unu beklemesi ve beklenen onayın bir türlü gelmemesi… Erdoğan, yazdan beri sınır ötesi operasyon sözü veriyor, süre veriyor, zafer vaat ediyor ve harekete geçemedikçe “Bir gece ansızın gelebiliriz” tehditleri de inandırıcılığını kaybediyor.
Pentagon Sözcüsü Sean Robertson önceki gün Kürt medya grubu Rüdaw’a yaptığı açıklamada Türk tarafının tek taraflı bir harekâtının ortak çıkarları tehlikeye atacağını vurguladı. ABD, IŞİD’le mücadelede ortağı olan Kürtlere yönelik bir müdahaleye yeşil ışık yakmıyor. Ancak Erdoğan’ın, hem azalan itibarını kurtaracak, hem de içine düştüğü ekonomik krizi ve siyasi çıkmazı unutturacak bir hamleye ihtiyacı var. O yüzden bir süredir sürekli sınıra yığınak yapıyor. Ve herkes, “Ordu, Suriye’ye girer mi, giremez mi” tahmini yapmaya çalışıyor.
Dışarda Trump’la “kontrollü bir gerilim” yaratıp Fırat’ın doğusunda sınırlı bir güvenli bölge yaratmaya kalkışmak, bu sayede içerde milliyetçiliği tırmandırarak hem tabanın desteğini perçinlemeye, hem biraraya gelen muhalefeti bölüp susturmaya çalışmak… İktidarın planı bu… Ama bunun hem uluslararası politikada hem askeri alanda ağır sonuçları olabileceğini biliyor. Geçen haftaki bir cenaze töreninde, tören kıtasının başıbozuk yürüyüş görüntüsü, herkese tasfiye sonrası ordunun durumu hakkında bir fikir verdi.
Yine de operasyon yapılır mı?
Bu hafta soruya cevap arayan herkesin gözü, sınırdaki askeri yığınak kadar, kimin hangi tweet’leri beğendiğinde olacak.